Türkiye Barolar Birliği Dergisi 158.Sayı

91 TBB Dergisi 2022 (158) Ramazan ARITÜRK adli mercilerin, daha doğrusu savcılıkların her türlü suç şüphesi ve soruşturmaya işlemine ilişkin işlemlerden vaktinde haberdar edilmemesi veya verilen talimatların yerine getirilmemesi kişilerin adliyeye karşı güvenlerini zedelediği gibi, mağdur veya şüpheli açısından ciddi hak kayıplarının doğmasına da sebep olmaktadır. İfade etmiş olduğumuz her türlü faaliyeti derhal usulüne uygun bir şekilde savcılığa ve üstlerine bildirmekle yükümlü kolluk görevlileri aksine hareket etmeleri halinde görevi kötüye kullanma suçunu işlemiş olacaklardır. Bu doğrultuda Yargıtay 5. Ceza Dairesi bir kararında:34 “5271 sayılı CMK’nın 160 ve 161. maddeleri uyarınca doğrudan doğruya veya adli kolluk görevlileri aracılığıyla soruşturma evresini tamamlama yetkisi Cumhuriyet Savcılığına ait olmakla birlikte anılan Yasanın 161/2. maddesi gereğince adli kolluk görevlilerinin, kendileri tarafından el konulan olayları emrinde çalıştıkları Cumhuriyet Savcısına derhal bildirmekle yükümlü oldukları, suç tarihinde Doğanşar İlçe Jandarma Komutanlığında görevli olan S.. Ş..’in doğrudan soruşturulması gereken taksirle genel güvenliği tehlikeye sokma suçuyla ilgili olarak yetkili Cumhuriyet Savcısına herhangi bir bilgi vermediği gibi tarafların şikayetçi olmadığına dair tutanak tutmak suretiyle görevinin gereklerine aykırı davrandığı, bu şekilde soruşturma işlemlerine geç başlanılması nedeniyle G. Ç’nin mağduriyetine, şüpheli sıfatını almasına engel olmak suretiyle O.. Ç..’nin ise menfaat sağlamasına yol açtığı yüklenen suçun tüm unsurlarıyla oluştuğu”na ve bir başka kararında da “Çiğli Polis Merkezinde emniyet amiri olan sanık ... ile aynı yerde grup amir vekili ... ve adli yazıcı ...’ın 09/07/2012 günü ...›ın şikayeti üzerine yapılan adli işlemlerle ilgili CMK’nın 161/2. maddesi gereğince görevli Cumhuriyet Savcısına herhangi bir bilgi vermedikleri, 11/07/2012 günü Gülhan Yılmaz›ın şikayetçi olduğu ...›ın ifadesini aldıktan sonra olayı Cumhuriyet Savcısına bildirdikleri, Savcı tarafından arama yapılarak elde edilecek delillere göre şahsın gözaltına alınması ya da serbest bırakılması şeklinde verilen emre uymayarak, arama kararı isteyip icra etmeksizin şüpheliyi serbest bıraktıkları, sanıkların eylemlerinin TCK’nın 257/1. maddesinde düzenlenen icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu”na karar vermiştir.35 34 Yargıtay 5. Ceza Dairesi, E. 2012/15078 K. 2014/2258. 35 Yargıtay 5. Ceza Dairesi, E. 2015/13293 K. 2018/995.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1