201 TBB Dergisi 2022 (158) Aslı ARAS Yargıtay aksi görüştedir. Yargıtay,27 istinaf sebepleri içinde ileri sürülmeyen ve kamu düzeninden de sayılmayan tebligat usulsüzlüğünün bölge adliye mahkemesince kendiliğinden dikkate alınamayacağına karar vermiştir. Yargıtay’ın, usulsüz tebligata rağmen yargılamaya devam edilerek bir hüküm verilmesini hukuki dinlenilme hakkının bir ihlali sayarak bozma sebebi olarak gördüğünü daha önce belirtmiştik. Ancak, belirtmek gerekir ki, usulsüz tebligat muhatabı tarafından öğrenilmişse tebligatın usulsüz olarak yapılması tek başına bozma sebebi teşkil etmeyecektir. Ayrıca, tebligatın usulsüz olması bir hile sebebiyle meydana gelmiş ve muhatap yargılama sırasında bunu öğrenememiş ve yargılamaya dahil olamamışsa bu durum bir yargılamanın yenilenmesi sebebi (Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 375/I-h) oluşturacaktır.28 C. İcra Dairesinin Usulsüz Tebligatı İnceleme Yetkisi İnceleme konumuz icra takipleri olduğu için bu başlık altında tebligatı çıkaran makam olarak icra dairesinin usulsüz tebligatı inceleme yetkisi, özellikle Yargıtay kararları ışığında ele alınacaktır. Bir icra takibinde, icra dairesinin hem tebligatı çıkaran hem de tebliğ konusu işleme karşı başvurulacak makam olması durumunda, muhataba çıkarılan tebligatın usulsüz tebliğ edildiği iddiasının tebligatı çıkaran ve tebliğ konusu işleme itiraz için başvurulacak makam olan icra dairesinde ileri sürülerek incelenebilmesi gerekmektedir. Bir başka ifadeyle, örneğin, genel haciz yoluyla takipte veya kira bedeli27 “İcra mahkemesince verilen şikayetin reddi kararına karşı şikayetçi borçlu tarafından yasal süresi içerisinde sunulan istinaf dilekçesinin incelenmesinde; ipotek borçlusunun, şikayet nedenlerinden biri olan tebligat usulsüzlüğüne ilişkin iddiayı istinaf nedeni olarak ileri sürmediği, ancak buna rağmen bölge adliye mahkemesince HMK’nın 355. maddesine aykırı olacak şekilde anılan hususta re’sen inceleme yapılarak, borçluya yapılan satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğu gerekçesiyle ihalenin feshine karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, bölge adliye mahkemesince, HMK’nın 355. maddesine aykırı olacak şekilde istinaf dilekçesinde ileri sürülmeyen ve kamu düzeni yönünden de incelenecek hususlardan olmayan tebligat usulsüzlüğü hakkında inceleme yapılarak sonuca gidilmesi isabetsiz olup, başkaca fesih nedeni de bulunmadığından, HMK’nın 353/1b-1 maddesi gereği, şikayetçinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.” 12. HD T. 14.10.2019 E. 2019/11746 K. 2019/14741 (www.lexpera.com.tr). 28 Özekes/Hanağası, s. 153; Yılmaz/Çağlar, s. 620 vd.; Erdönmez, s. 543.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1