Türkiye Barolar Birliği Dergisi 158.Sayı

206 Davada veya İcra Takibinde Usulsüz Tebligatın Re’sen Dikkate Alınması Gerekliliği kına karşı gidilecek makam olan icra dairesinde ileri sürülerek gerekli işlemlerin yapılması gerekir. İcra dairesi, bu konuda gerekli kararı vermemiş veya talebi değerlendirmemiş ve icra takibine devam etmiş ise ancak bu durumda icra dairesinin bu işlemine karşı icra mahkemesine şikâyet yoluyla başvurulabilecektir.38 Borçluyu ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğünü öğrendiği tarihinden itibaren hem icra dairesine itiraz; hem de icra mahkemesine tebliğ usulsüzlüğünü tespit için şikâyet yoluna başvurma zorunluluğu altında bırakmak icra hukukunda menfaatler dengesine uygun olmadığı gibi icra dairesinin inceleyip gerekli kararı verebileceği bir husus hakkında gereksiz masraf ve zaman kaybına yol açması açısından da uygun olmayacaktır. Tebligat Kanunu, usulsüz tebligatın geçerli olmasını ve hukuki sonuç doğurmasını borçlunun usulsüz tebliği öğrenmesine bağladığı için borçlu, ödeme emrinin usulsüz tebliğini öğrendiğinde tebligatın hukuki sonucu olan itiraz süresi işlemeye başlayıp itiraz hakkı kullanılabileceği için ayrıca şikâyet yoluyla icra mahkemesine başvurulmasında hukuki bir yarar bulunmamaktadır.39 Ayrıca, icra dairesi, tebligatı çıkaran makam olarak bu yönde bir talep olmasa bile tebligatın usulsüz olup olmadığını kendiliğinden de inceleyebilmeli; tebliğ usulsüzlüğünü tespit etmesi durumunda ise yeniden tebligat çıkarılmasına kendiliğinden karar verebilmelidir.40 Nitekim, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi de verdiği bir kararda41 icra müdürünün usulsüz tebligatı denetlemekle yükümlü olduğunu belirtmiştir. Böyle bir durumda, eğer yeniden tebligat çıkarmazsa icra dairesinin bu işlemi hakkında şikâyet yoluna başvurulabilecektir. Ancak, Yargıtay,42 tebligat usulsüzlüğünün icra müdürlüğünce ve hat38 Özekes/Hanağası, s. 153; Erdönmez, s. 542-543. 39 Akcan, s. 93-94; Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, s. 139 dn. 41. 40 Özekes/Hanağası, s. 153; Akcan, s. 94; Yılmaz/Çağlar, s. 615; Talih Uyar, İcra Tebliğleri, Ankara Barosu Dergisi, S. 2013/4, s. 227; Uyar/Uyar/Uyar, s. 306. 41 “İcra Dosyasında mevcut tebligat bu açıklamalar ışığında incelendiğinde davacının adreste bulunmama nedeninin tevsik edilmediği, dolayısıyla tebligatın Tebligat Kanunu 21. maddeye aykırı olduğu görülmektedir. İcra Müdürü tebligatın Tebligat Kanunu hükümlerine uygun olarak tebliğ edilip edilmediğini denetlemekle yükümlüdür” 4. HD T. 16.01.2003 E. 2002/8860 K. 2003/344 (www.legalbank.net). 42 “Tebligatın usulüne uygun yapılıp yapılmadığı hususu, yalnızca ilgilisinin icra mahkemesi nezdinde İİK’nın 16/1. maddesi kapsamında yapacağı şikâyet üzerine mahkemece incelenebilir. İcra mahkemesi, açıkça ileri sürülmedikçe tebligat usulsüzlüğünü re’sen nazara alamayacağı gibi, icra dairesi de tebligatın usulsüz olduğunu belgeleyen icra mahkemesi tarafından verilmiş bir karar getirilmediği sürece, tebligatın usulsüz olduğunu kendiliğinden dikkate alamaz. Hal böy-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1