207 TBB Dergisi 2022 (158) Aslı ARAS ta icra mahkemesince bile kendiliğinden incelenemeyeceğini belirtmektedir. Yargıtay’a göre, tebligat usulsüzlüğü mutlaka muhatap tarafından şikâyet yoluyla icra mahkemesine iletilmeli; icra mahkemesi bu konuda bir şikâyet olmadan tebliğ usulsüzlüğüne ilişkin bir karar vermemelidir.43 le olunca, icra dairesince; ödeme emri tebliğinin usulsüz yapıldığından bahisle, borçlunun takipten itiraz tarihinde haberdar olduğu kabul edilerek, takibin durdurulması yönünde işlem tesis edilmesi doğru değildir.” 12. HD T. 30.11.2017 E. 2016/24064 K. 2017/14989 (www.lexpera.com.tr); “Tebligatın usulüne uygun yapılıp yapılmadığı hususu, yalnızca ilgilisinin icra mahkemesi nezdinde İİK’nın 16/1. maddesi kapsamında yapacağı şikayet üzerine mahkemece incelenebilir. İcra mahkemesi, açıkça ileri sürülmedikçe tebligat usulsüzlüğünü re’sen nazara alamayacağı gibi, icra dairesi de, tebligatın usulsüz olduğunu belgeleyen icra mahkemesi tarafından verilmiş bir karar getirilmediği sürece, tebligatın usulsüz yapılmış olduğunu kendiliğinden dikkate alamaz.” 12. HD T. 27.02.2017 E. 2016/11587 K. 2017/2700 (www.lexpera.com.tr); “Tebligatın usulüne uygun yapılıp yapılmadığı hususu yalnızca ilgilisinin icra mahkemesi nezdinde İİK’nın 16/1. maddesi kapsamında yapacağı şikayet üzerine mahkemece incelenebilir. İcra mahkemesi, açıkça ileri sürülmedikçe tebligat usulsüzlüğünü re’sen nazara alamayacağı gibi; icra dairesi dahi tebligatın usulsüz olduğunu belgeleyen icra mahkemesi tarafından verilmiş bir karar getirilmediği sürece kendiliğinden tebligatın usulsüz yapılmış olduğunu dikkate alamaz.” 12. HD T. 24.03.2016 E. 2015/30937 K. 2016/8775 (www.lexpera.com.tr); “Tebliğ işlemlerinin usulsüzlüğü ancak ilgilisi tarafından İİK’nın 16.maddesi uyarınca yasal sürede icra mahkemesinde şikayet yoluyla ileri sürülmesi halinde değerlendirilebilecek bir husus olup, icra müdürlüğünce kendiliğinden nazara alınıp tebligatın usulsüz olduğuna karar verilemeyeceği gibi, icra mahkemesince de re’sen inceleme konusu yapılamaz.” 12. HD T. 18.06.2015 E. 2015/10311 K. 2015/17068 (www.lexpera.com.tr); “02.07.2012 tarihli ve 6352 Sayılı Kanunun 16. maddesi ile değişik İİK’nın 82/son maddesinde icra memuruna tanınan takdir yetkisi, haczi talep edilen mal veya hakların haczinin caiz olup olmadığına yöneliktir. Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü ancak ilgilisi tarafından İİK’nın 16.maddesi uyarınca yasal sürede icra mahkemesinde şikâyet yoluyla ileri sürülmesi halinde değerlendirilebilecek bir husus olup, icra müdürlüğünce kendiliğinden nazara alınıp tebligatın usulsüz olduğuna karar verilemeyeceği gibi, icra mahkemesince de re’sen inceleme konusu yapılamaz.” 12. HD T. 12.03.2014 E. 2014/4348 K. 2014/7114 (www.lexpera.com.tr). 43 “….borçlu vekili şikayet dilekçesinde satış ilanı tebligatının usulsüz olduğunu açıkça ileri sürmediği halde, mahkemece borçlunun, şikayet dilekçesinde dayandığı vakıaların dışına çıkılıp, kamu düzeniyle ilgili olmayan, re’sen dikkate alınacak hususlar kapsamında da bulunmayan; “satış ilanının usulüne uygun tebliğ edilmediği” nedenine dayalı olarak ihalenin feshine karar verilmesi doğru değildir.” 12. HD T. 25.02.2016 E. 2015/34086 K. 2016/5257 (www.lexpera.com. tr); “Somut olayda; borçlu, şikayet dilekçesinde, kıymet takdir raporu tebligatının usulsüz olduğunu ileri sürmediği halde, mahkemece, borçlunun şikayet dilekçesinde dayandığı vakıaların dışına çıkılıp, re’sen dikkate alınacak hususlar kapsamında da olmayan tebligat usulsüzlüğü nedenine dayalı olarak, kıymet takdir raporunun borçluya usulüne uygun tebliğ edilmediği, dolayısı ile kıymet takdiri kesinleşmediği, ihalenin feshi aşamasında kıymet takdirine itirazın değerlendirilebileceği, bilirkişiden alınan rapor içeriklerine göre borçlunun kıymet takdirine
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1