268 Kambiyo Senetlerinin Zıyaı Halinde İptal Talebi Nedeniyle Verilen Ödeme Yasağı Kararı ... III. ÖDEME YASAĞI KARARINA İLİŞKİN UYGULAMADA YAŞANAN SORUNLAR A. Ödeme Yasağı Kararı Verilirken İspat Ölçüsüne Uyulmaması İspat ölçüsü, iddia edilen bir vakıanın, hâkim tarafından ne zaman ispatlanmış kabul edilip bu vakıaya dayanılarak karar verilebileceği; yani, hâkimin dayanılan vakıayı ispatlanmış kabul edebilmesi için gereken kanaatinin derecesini ifade eder.23 İspat faaliyetinin ne zaman başarılı olmuş sayılacağı, ispat ölçüsüne göre belirlenir. İspat ölçüsü, bazen tam ispat olarak aranırken (ki bu durumda hâkimde tam kanaatin oluşması gerekir), bazı hâllerde yaklaşık ispat (yani tam olmasa da gerçeğe yakın derecede kanaat) yeterli görülmektedir. Bir vakıa için kesinlik sınırındaki ihtimâl derecesi kabul edilmiş ise, tam ispat; ağır basan ihtimâl derecesi kabul edilmiş ise, yaklaşık ispat söz konusu olacaktır.24 Yaklaşık ispat derecesinde, asgari ölçüde de olsa ispat faaliyeti zorunludur.25 Uygulamaya bakıldığında odeme yasağı kararları, soyut iddialar26 üzerinden yeterli ispat olçsü gerçekleşmeden verilmektedir. Daha basit bir ifadeyle kural olarak yeterli delillerle desteklenmemiş bir dilekçe ile mahkemelerden odeme yasağı kararı alınabilmektedir. Oysa ödeme yasağı kararının verilebilmesi icin talepte bulunan kisi; kendisinin “kambiyo senedi hamili oldugunu” ve “bu senedin iradesi 23 Pekcanıtez/Atalay/Özekes, s. 350. İspat ölçüsüne yönelik detaylı bilgi için bkz. Ahmet Başözen, İlk Görünüş İspatı, Adalet Yayınları, Ankara 2010, s. 112 vd. Hakan Albayrak, Medeni Usul ve İcra İflas Hukukunda Yaklaşık İspat, Yetkin Yayınevi, Ankara 2013, s. 299 vd. 24 Alangoya/ Yıldırım/Deren-Yıldırım, s. 295. Pekcanıtez/Atalay/Özekes, s. 350. 25 Pekcanıtez/Atalay/Özekes, s. 352. Yaklaşık ispat durumunda hakim, iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğru olduğunu kabul etmenin yanı sıra aksinin mümkün olduğu ihtimalini de göz ardı etmemektedir (Robert Furter (in) Basler Kommentar, Wertpapierrecht, Art. 965-1186 OR, Bucheffektengesetz, Haager WertpapierÜbereinkommen, Art. 108a-108d IPRG, Honsell/Vogt/Watter (Hrsg.), Basel 2012, Art. 981 Nr.8.). 26 İddia edilen bir vakıanın doğruluğunun hâkim nezdinde kabul edilmesi için aynı zamanda ispat edilmiş olması gerekir. Hiçbir iddia başlı başına ispat için yeterli sayılamaz. Hatta bir iddia ne kadar somutlaştırılıp gerekçelendirilerek inandırıcı açıklamalarla desteklense de, sadece iddia olarak varlığını korur; onun hâkim nezdinde doğru kabul edilebilmesi için, kanunun aradığı ölçüde ispatı gereklidir. Bu çerçevede bir sıralama yapılacak olursa, yalın iddia bir iddiadır; gerekçeli (veya dayanaklı) iddia da bir iddiadır. İddia ile yetinilerek karar verilemez (Pekcanıtez/Atalay/Özekes, s. 351).
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1