Türkiye Barolar Birliği Dergisi 159.Sayı

195 TBB Dergisi 2022 (159) Hüseyin ACAR 5237 sayılı TCK’nın 195. maddesi hükmünde, “yetkili makamlarca alınan tedbirlere uymama” cezalandırılmaktadır. Dolayısıyla bulaşıcı hastalıklara ilişkin tedbirlere aykırı davranma suçunda karantina altına almaya yönelik tedbirlerin neler olduğunu, hangi tedbirlerin alınması gerektiğini belirleyecek olanlar “yetkili makam” lardır.36 Hastalıkla mücadelede yetkili makamlar tarafından alınacak bu tedbirler, bulaşıcı hastalığın yapısı, türü, etkisi, yayılma hızı, ne şekilde bulaştığı gibi çeşitli faktörler dikkate alınarak 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu hükümlerine atıf yapılmak suretiyle belirlenecektir.37 Dünyadaki birçok ülke gibi ülkemizin de mevzuat bakımından tehlikeli salgın hastalıklara karşı mücadelede hazırlıksız olması özellikle kanunilik ilkesinin göz ardı edilmesine yol açmaktadır.38 Salgının kapsamının ve etkisinin önceden tahmin edilmesinin güçlüğü ve tedbirlerin somutlaştırılamaması gibi gerekçeler öne sürülse de39 amaç aracı haklı çıkarmaz.40 TCK’nın 195. maddesinde düzenlenen suç tipinde karantina altına almaya yönelik tedbirlerin neler olduğuna ilişkin fiil unsurunun madde metninde tanımlanmaması kanunilik ilkesine aykırıdır. Ayrıca yasaklanan fiilin içeriğinin belirlenmesinde takdir yetkisinin idari makamlara bırakılması nedeniyle TCK’nın 195. maddesi hükmünün açık ceza normu olarak kabul edilmesi gerekir.41 Açık ceza normunun idarenin düzenleyici işlemleriyle gelecekte doldurulmasının, TCK’nın 2. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “İdarenin düzenleyici işlemleriyle suç ve ceza konulamaz” ilkesine de aykırılık teşkil ettiği söylenebilir.42 Bacaksız, s. 72; Koca/Üzülmez, s. 67. 36 “Suç, idarenin düzenleyici işlemine uymamaktır”. Bkz. Hafızoğulları/Özen, s. 123. 37 Kahraman, s. 747. 38 Şirin, s. 130. 39 Kahraman, s. 747. 40 Şirin, s. 130. 41 Hafızoğulları/Özen, s. 128; Artuk/Gökçen/Alşahin/Çakır, s. 161; Özbek/Doğan/ Bacaksız, s. 76. 42 Önok, s. 159; “Tehlikeli salgın hastalıklarla kanunilik ilkesine dayanmadan mücadele etmek, ilk bakışta haklı çıkarılabilir görünse de bu, derinlemesine düşünüldüğünde keyfîliğin hâkim kılınması, şeffaflık ve eşitlik ilkelerinin göz ardı edilmesi gibi risklere kapı aralar. Başka bir deyişle tehlikeli salgın hastalıklarla mücadelenin sadece yürütmenin takdirine bırakılması, paradoksal şekilde bu mücadeleye ket vurabilir. Dahası bu sorun, hastalığın defedilmesinden sonraki süreçlere de sirayet edebilir.” Bkz. Şirin, s. 131.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1