Türkiye Barolar Birliği Dergisi 159.Sayı

202 Bulaşıcı Hastalıklara İlişkin Tedbirlere Aykırı Davranma Suçu (TCK. MD. 195) 3. Fiil 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 195. maddesinde fiil “bulaşıcı hastalıklardan birine yakalanmış veya bu hastalıklardan ölmüş kimsenin bulunduğu yerin karantina altına alınmasına dair yetkili makamlarca alınan tedbirlere uymamak” olarak tanımlanmıştır.74 Yetkili olmayan bir makamın aldığı karantina tedbirlerine uyulmaması bu suçu oluşturmaz.75 Söz konusu maddede ilgili tedbirlerin ne şekilde ihlal edileceği konusunda bir sınırlama yapılmadığından bağlı hareketli bir suçtan söz edilemez. TCK’nın 195. maddesi “tedbirlere uyulmamasını” yeterli görmüştür. Bu nedenle yetkili makamlar tarafından alınan tedbirlere maddî nitelikte olmayan, yani sözlü uymama da bu suçu oluşturur.76 Bulaşıcı hastalıklara ilişkin tedbirlere aykırı davranma suçu her türlü hareketle işlenebileceğinden serbest hareketli bir suçtur. Suçun tamamlanması için failin yetkili makamlarca alınan tedbirlere herhangi bir şekilde uymaması yeterlidir. Ayrıca alınan tedbirlere uymamak amacıyla cebir, şiddet veya tehdit kullanılmasına gerek yoktur.77 TCK’nın 195. maddesinde somut tehlike veya zarar şeklinde bir netice aranmadığından suç soyut tehlike suçudur.78 Yetkili makamlar tarafından karantinaya ilişkin alınan tedbirlere aykırı davranmak veya uyguladıkları tedbirlere uymamak fiilinin icraî ya da ihmali bir hareketle işlenmesi mümkündür. Mesela, failin karantina bölgesinin girişine çekilmiş şeridi kaldırarak karantina altına alınan bölgeye girmesi, karantinaya ilişkin olarak belirli yerlerde asılmış olan afiş ve levhaları indirmesi, yetkili makamın kararı olmadan bulunması gereken yerden ayrılması (firar etmesi) icraî nitelikteki hareketlerdir.79 74 Yargıtay’a göre somut olayda hangi hareketlerin alınan tedbirlerin ihlali olduğunun hükümde açıkça yer alması gerekir. “Oluşa göre sanığın hareketinin ne suretle alınan tedbire fiilen mümanaat teşkil ettiği kanuna müsteniden izah edilmeksizin bulaşıcı hastalıklara ilişkin tedbirlere aykırı davranma suçundan sorumluluğa gidilmesi yolsuzdur.” Kahraman, s. 751, dn. 56. 75 Parlar/Hatipoğlu, s. 1463. 76 Örneğin tedbirleri uygulamak isteyen kamu görevlilerine yönelik sürekli olarak yıldırma amacıyla bir şeyler söylenmesi de suç teşkil eder. Bununla birlikte failin alınan tedbirlere sadece uymayacağını söylemesi veya tedbirleri eleştirmesi suçun oluşması için yeterli değildir; Malkoç, s. 3233; Kangal, s. 442; Kahraman, s. 752. dn. 60. 77 Yaşar/Gökcan/Artuç, s. 6037. 78 Önok, s. 161; Kangal, s. 441; Yaşar/Gökcan/Artuç, s. 6038; Kahraman, s. 752. 79 Kangal, s. 441.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1