Türkiye Barolar Birliği Dergisi 159.Sayı

305 TBB Dergisi 2022 (159) Erkan SARITAŞ vaki olmaksızın re‘sen de iadeye karar verilebilmesi mümkündür.112 Kanunda Cumhuriyet savcısı açısından kullanılan “karar” ifadesi ile kastedilen, ceza muhakemesinde ceza uyuşmazlıkları açısından söz konusu olabilecek teknik anlamdaki karar değildir.113 Nitekim Cumhuriyet savcısının talebi ile elkoyma kararı verilmekte veya bu yöndeki işlem onaylanmakta olup bu işlemin icrasından sonra ve fakat henüz soruşturma aşamasında Cumhuriyet savcısının, artık eşyanın iadesinin gerektiğini düşünmesi de elbette mümkündür. İşte bu halde re’sen veya talep üzerine Cumhuriyet savcısı eşyanın iadesi işlemi yapacaktır.114 Bu işlem, esasen eşyanın iadesi konusunda hâkim veya mahkeme tarafından çözümlenmesi gereken bir tali ceza uyuşmazlığının bulunmadığı, nitekim tarafların bu konuda mutabık kaldığı anlamına gelecektir. Bu nedenle eğer şüpheli, elkonulan malvarlığı değerinin kendisine iadesine karar verilmesini talep etmiş ve Cumhuriyet savcısı da buna uygun olarak eşyanın iadesi yönünde işlem yapmış ise bu işlem aslında bir taraf işlemi olup ortada bir hukuki uyuşmazlık söz konusu olmadığından, haliyle bu uyuşmazlığın çözümüne yönelik bir karardan da söz edilemeyecektir. Elbette bu işlem ancak soruşturma aşamasında söz konusu olabilecektir; kovuşturma aşamasında artık bir ceza davası söz konusu olduğu için iade, ancak asli ceza davası ile birlikte görülüp karara bağlanacak tali bir ceza davasının konusu olabilir. 115 İadenin talep edilmesi ve fakat buna uygun işlem yapılmaması halinde talep eden ile Cumhuriyet savcısı arasında bir uyuşmazlık doğacak olup işte bu ihtimali öngören kanun koyucu “istemin reddi kararlarına itiraz edilebilir” (CMK m. 131/1) hükmüne yer vermiştir.116 Ancak 112 Özbek/Doğan/Bacaksız, s. 375; Yaşar, s. 667. 113 Krş. Yenisey/Nuhoğlu, s. 421; Gökcen, s. 191. Karar, teknik olarak bir ceza uyuşmazlığının çözümü açısından yargılama makamı tarafından verilir. Bu uyuşmazlık, asli bir ceza uyuşmazlığı olabileceği gibi tali bir ceza uyuşmazlığı da olabilir. Cumhuriyet savcısı ise hiçbir durumda bir ceza uyuşmazlığını çözen yargılama makamı konumunda olamayacağından teknik anlamda Cumhuriyet savcısı tarafından verilen bir “karar”dan söz edilemez. Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar da teknik anlamda bir karar değil bir taraf işlemidir. Bu konuda bkz. Kunter, s. 315; Toroslu/Feyzioğlu, s. 184; Okuyucu Ergün, s.72 vd. 114 Yaşar, s.667. 115 Asli ve tali ceza davası kavramları için bkz. Kunter, s. 478-479; Ünver/Hakeri, s. 72. 116 Yukarıda da belirttiğimiz gibi İtCMK m. 263/5’e göre “İlgililer savcının iadeye veya bu husustaki talebin reddine yönelik kararına itiraz edebilirler. Bu itiraz hak-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1