324 Modern Kölelik Olgusu Karşısında İHAM’ın Dar Yorumunun Yetersizliği ve Öneriler rin insan hakları politikalarına yön verebilen İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi’nin11 kölelik olgusuna yaklaşımı önem kazanmaktadır.12 I. İHAS’ın 4. Maddesi Çerçevesinde “Kölelik” Bilindiği üzere İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi’nde yer alan herhangi bir hakkın, özgürlüğün ya da yasağın kapsamının belirlenmesinde; iki temel referans noktası vardır. Bunlardan ilki İHAS’ın lafzı, ikincisi ise İHAM’ın içtihatlarıyla Sözleşme’nin lafzına kazandırdığı anlamdır. Bu nedenle İHAS’ın kölelik, kulluk, zorla çalıştırma ve zorunlu çalışmayı yasaklayan 4. maddesinin kapsamının tespitinde de bu bütünselliğin göz önünde tutulması gerekmektedir. Sözleşmenin 4. maddesinin ilk fıkrasında; “Hiç kimse köle ya da kul durumunda tutulamaz” denilerek kölelik ve kulluk mutlak olarak yasaklanmıştır. İkinci fıkrasında zorla çalıştırma ve zorunlu çalışma yasaklanmış, üçüncü fıkrasında ise “zorla çalıştırma ya da zorunlu çalışma” nın istisnaları düzenlenmiştir. Bu aşamada, çalışmamızda üzerinde durulacak olan konunun odağında 4. maddenin 1. fıkrasında yer alan kölelik kavramının bulunduğunu belirtmek gerekiyor. Fakat konuyu tek bir kavram özelinde daraltma yönündeki bu tercih diğer konularda bir sorun olmadığı şeklinde yorumlanmamalıdır. Esasen bu daraltmanın sebebi bu çalışma Fundamental Freedoms – ETS. No. 005), 04.11.1950 tarihinde Roma’da imzaya açılmış, 03.09.1953 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kasım 2020 tarihi itibarıyla bazıları Sözleşme’ye yeni bir takım hak ve özgürlükler getiren bazıları ise Sözleşme ile yaratılan organların yetki ve işleyişlerini düzenleyen toplam 16 ek protokol kabul edilmiştir. Türkiye Sözleşmeyi, imzaya açıldığı tarih olan 04.11.1950 tarihinde imzalamış ve Sözleşme ile bağlanma işlemini tamamlamak üzere, 10.03.1954 tarih ve 6366 sayılı “İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Koruma Sözleşmesi ve buna Ek Protokolün tasdikı hakkında Kanun”u çıkartmıştır (R.G. Tarih: 19.03.1954, No: 8662). 1987 yılında İnsan Hakları Avrupa Komisyonu’nun bireysel başvuru inceleme yetkisinin tanınması ve 1990 yılında İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi’nin yargı yetkisinin tanınmasıyla, Sözleşme gerçek anlamda iç hukukumuzu etkilemeye başlamıştır. İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi, bu çalışmada “İHAS” olarak kısaltılacaktır. İHAS kısaltmasıyla ilgili bir görüş yazısı için bkz, Tolga Şirin, “AİHM ve İHAM Kısaltmaları Üzerine”, https://www.tolgasirin.com/post/iham, E.T. 19.11.2020. 11 Bu çalışmada “İHAM” olarak kısaltılacaktır. 12 Oktay Uygun, Devlet Teorisi, Oniki Levha Yayıncılık, İstanbul, 2020, s. 584.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1