453 TBB Dergisi 2022 (159) Melih SÖNMEZ ayırt edici niteliklerinin gösterildiği ilanlar ile, ilgili mahkemeye ibraz edilmesini sağlamaktır.46 Bu ilanlar neticesinde iki temel sonuçtan birisi elde edilir; a) Senetler belirlenen ibraz süresi içerisinde mahkemeye iade edilir; b) Senet süresi içerisinde hiçbir şekilde ibraz edilmez. Bu iki durumun hukuki sonucu birbirinden farklı biçimde şekillenmektedir. Eğer zayi olması sebebiyle iptal talebinde bulunulmuş olan kıymetli evrak, mahkeme tarafından belirlenmiş ibraz süresi içerisinde ilgili mahkemeye iade edilirse, mahkeme tarafından artık senedin iptaline karar verilemez. Zayi olduğu iddia edilen kıymetli evrakın, artık kimin elinde olduğu bilindiğinden dolayı, iptal kararı vermek yerine istirdat davası47 (geri alım davası) üzerinden davanın sonuçlanması gerekmektedir. Bu minvalde mahkeme talep sahibine, senedin kendisinde olduğunu bildiren ve senedi ibraz süresi içerisinde mahkemeye iade eden kişiye karşı istirdat davası açmak için belirli bir süre verir. Belirlenen süre içerisinde istirdat davası açılırsa, talep sahibinin gerçek hak sahibi olduğunun anlaşılması üzerine senet talep sahibine iade edilir. Eğer hâkimin belirlediği süre içerisinde talep sahibi tarafından istirdat davası açılmaz ise, mahkeme senet üzerindeki ödeme yasağını kaldırır ve senedi süresi içerisinde mahkemeye ibraz eden kişiye geri iade eder.48 TTK md. 666 hükmü kapsamında eğer zayi olması sebebiyle iptal talebinde bulunulmuş olan kıymetli evrak, mahkeme tarafından belirlenmiş ibraz süresi içerisinde ilgili mahkemeye iade edilmez ise; mahkeme tarafından kıymetli evrakın iptaline karar verilir veya gerekli görülürse başka önlemler de alınabilir (TTK md. 666/1). İptal kararı TTSG ve gerekli görülürse başkaca araçlar ile ilan edilir (TTK md. 666/2). Karar neticesinde talep sahibi, vadesi gelmiş kıymetli evrak üzerindeki hakkını senetsiz olarak talep edebileceği gibi49, bütün mas46 Kayıhan, s.87; Çamoğlu, s.22. 47 İstirdat davası ile ilgili olarak TTK md. 792 ve TTK md. 686/2 hükümleri de göz önüne alınmalıdır. İlgili hükümlere göre kambiyo senetlerinde iade davası açılabilmesi için senedi iktisap etmiş olan üçüncü kişinin kötü niyetli olması veya iktisapta ağır kusurunun bulunması gerekir. Bu sebeple senedi iktisap etmiş olan kişi iyi niyetliyse veya kötü niyetli olduğu ispatlanamıyorsa o kişiye karşı iade davası açılamaz. Ayrıntılı bilgi için Gürühan, s.292. 48 Kendigelen/Kırca, (Kırca) s.68; Kayıhan, s.87-88; Çamoğlu, s.22; Ülgen/Helvacı/ Kaya/Ertan, (Helvacı) s.85. 49 TTK md. 761/3 hükmü kapsamında “Kambiyo senetleri hakkında vadeleri gelmeden iptal kararı verilemez.” Ayrıca bknz. Kendigelen/Kırca, (Kırca) s.69.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1