454 Kambiyo Senetlerinin Zıyaı Nedeniyle Alınan İptal Kararı ve Bu Kararın Senet ile İlgisi Olan ... raflar kendisine ait olmak üzere senedin yeniden düzenlenip kendisine verilmesini borçludan isteyebilir (TTK md. 666/3). HMK md. 382/2-e-6 hükmüne göre kıymetli evrakın zayi olması sebebiyle iptali, çekişmesiz yargıya giren işlerden birisi olarak sayılmıştır. İptal talebinde taraflar arasında bir uyuşmazlık olmadığından, talep sahibinin bir hasmı bulunmamaktadır. Fakat, senedin ibrazı için yapılan ilanlar çerçevesinde, zayi olduğu iddia edilen kıymetli evrak süresi içerisinde mahkemeye tevdi edilirse, açılması gereken istirdat davası çerçevesinde davanın bir karşı tarafı olacağından, çekişmesiz yargıdan çekişmeli yargıya geçilmiş olacaktır.50 Hamiline yazılı kıymetli evrakın iptal prosedürleri TTK md. 657/1 hükmü çerçevesinde aksine hükümler bulunmadığı müddetçe nama yazılı kıymetli evrak için de uygulanacaktır. Nama yazılı kıymetli evrakın iptalindeki bu aksine hükümler TTK md. 657/2 ve TTK md. 757 olarak kendisini göstermektedir. TTK md. 657/2 çerçevesinde nama yazılı kıymetli evrakın iptal prosedüründe, basitleştirme imkânı tanındığı söylenebilir. İlgili bu hüküm çerçevesinde borçlu iptal prosedüründe senetlerin ibrazı için yapılacak ilan sayılarını azaltabileceği gibi ibraz sürelerini kısaltma yetkisi de bulunmaktadır. Ayrıca, “alacaklı kendisine senedin iptal ve borcun ödendiğini gösteren, resmen düzenlenmiş veya usulen onaylanmış bir belge verdiği takdirde, senet ibraz edilmeksizin ve iptaline karar verilmeksizin de geçerli olmak üzere ödemek hakkını da saklı tutabilir.” Bu bakımdan nama yazılı kıymetli evrakın iptal sürecinde, ilan 50 Kendigelen/Kırca, (Kırca) s.58. Bu konuda doktrindeki önemli tartışmalardan bir tanesi; çekişmesiz yargının çekişmeli yargıya mı dönüştüğü, yoksa çekişmesiz yargının sona erip, yeni bir yargılama usulünün mü başladığı şeklinde kendisini göstermektedir. Aras’a göre: “...kıymetli evrakın iptali bir çekişmesiz yargı işidir. İptali istenilen senedin getirilmesi için yapılan ilan üzerine, elinde bulunduran senedi mahkemeye ibraz ederse, hâkim istirdat davası açması için dilekçe sahibine süre verir. Bu süre içerisinde dava açılırsa çekişmesiz yargı işi çekişmeli yargıya dönüşmüş olur.” (Aras, s.139); Budak’a göre çekişmesiz yargılama usulünün çekişmeli yargıya dönüşebilmesi için dava konusunun değiştirilmesinin tam ıslah yoluyla sağlanması ve böylece çekişmeli yargı işine dönüştürülmesi gerekmektedir. Budak, “Yargıtay 11.HD.’nin bir kararında, kıymetli evrakın iptal talebinin ıslah yoluyla istirdat davasına dönüşebileceğini” ifade ettiğini belirtmiştir (Ali Cem Budak, Medeni Usul Hukukunda Üçüncü Kişilerin Korunması, Beta Yayınları, Ankara 2000, s.151-152, dpnt:124). “Bir işin çekişmesiz yargı işinden çekişmeli yargıya dönüşmesi, aynı mahkemede, çekişmesiz yargı işi görülmeye devam ederken söz konusu olabilir.” görüşü için bknz: Murat Uyumaz, “Noterlerin Çekişmesiz Yargı İşleri”, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Özel Hukuk Anabilim Dalı, Doktora Tezi, Konya 2021, s.238.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1