Türkiye Barolar Birliği Dergisi 160.Sayı

338 Dava Konusu Taşınmazın Beşinci Alıcısı Hakkında ‘İİK.278/III-1’ ve ‘İİK.280/III’ Uyarınca ... sonuç olarak; müvekkilinin tapuya güvenerek ve taşınmazın gerçek bedelini ödeyerek taşınmazı iyiniyetli olarak satın almış olduğunu” b e l i r t e r e k “müvekkili yönünden davanın reddine karar verilmesini” talep etmiştir. ● … Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi … tarihli kararında özetle; -İİK’nın 282. maddesi gereğince davalı-borçlu ve borçlu ile doğrudan veya dolaylı işlem yapan üçüncü kişiler arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğunu, -Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin bulunması ve davanın beş yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olması gerektiğini, -Bu ön koşulların bulunması halinde ise, İİK’nın 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiğini; özellikle İİK’nın 278. maddesinde yer alan değer düşüklüğünün yani tapuda gösterilen değer ile taşınmazın gerçek değeri arasında fahiş fark bulunup bulunmadığının incelenmesi, İİK’nın 280/I maddesinde öngörülen borçlu ile işlemde bulunan üçüncü kişinin, borçlunun mal kaçırma kasdı ile hareket etmiş olduğunu bilip bilmediğinin araştırılması gerekeceğini ve İİK’nın 280/III maddesinde belirtilen ‘ticari işletme devrinin söz konusu olduğu hallerde’ alıcının kötüniyetli olup olmadığının araştırılması gerekeceğini, -Dava konusu uyuşmazlıkta; davacının alacağının, kredi sözleşmeleri ile 28.08.2012 keşide tarihli bonodan doğduğunu, borçlu hakkındaki takibin kesinleştiğini, alacağın gerçek olduğunu, 17.11.2014 tarihli haciz tutanağının geçici aciz belgesi niteliğinde olduğunu, iptali istenen 12.11.2014 tarihli tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olduğunu, dava beş yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığından, dava ön koşullarının gerçekleşmiş olduğunu, -Dava konusu taşınmazın gerçek değeri ile satışta gösterilen bedelleri arasında fahiş fark bulunduğunu, ipoteğin fekki için yatırılmış olan 2.250.000,00 TL.’nin davalılardan (D) tarafından ödendiğini gösterir bir kayıt bulunmadığını, ayrıca İİK’nın 280/III maddesi kapsamın-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1