Türkiye Barolar Birliği Dergisi 160.Sayı

404 Tasarrufun İptali Davalarında “Takip Konusu Alacağın Gerçek Bir Alacak Olması” Koşulu ... olan, ekonomik olarak eve bağlı olan, geliri ve malvarlığı olmayan bir kişi olduğunu, ailesinin ekonomik bakımdan çok sıkıntılı olduğu bir dönemde, sırf yatırım olsun diye 4.700.000,00 USD’lik gayrimenkul almasının gerçekçi olmadığını” belirtmiştir. -Davalı (C) vekilinin BİLİRKİŞİ HEYETİ EK RAPORU’na karşı beyanlarını içeren dilekçesinde; √ “Sayın bilirkişi heyeti tarafından mahkemeye sunulan Ek Rapor’da açıkça ‘Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından 19.04.2021 tarihinde sayın mahkemenize gönderilen davacı (A)’ya ait 2014-2015-20162017 takvim yıllarına ait gelir beyannamelerindeki tarh ve tahakkuk fişleri incelendiğinde 2014 ve 2015 yıllarında henüz 26 yaşında olan davacı (A)’nın, 2015 yılında yalnızca 6.607,88 TL. gelir beyan ettiği, 2016 yılında ise 67.445,29 TL. zarara beyan ettiği, dolayısıyla (A)’nın 2.350.000,00 USD gibi yüksek meblağlı bir parayı verdiğine dair ortada somut bir belge bulunmadığının belirtilmiş olduğunu, hatta bilirkişilerce de davacı (A) ile davalı (B) arasındaki işlemin ‘şaibeli işlem’ olarak nitelendirilmiş olduğunu” b e l i r t e r e k, dosyadaki mevcut deliller ve dosyaya sunulan Ek Rapor’daki tespitler doğrultusunda ‘davanın reddine karar verilmesi gerektiği’ ifade olunmuştur. * SONUÇ: İncelenen dava dosyasının içeriğinden (yani; dava dilekçesi ile davalıların cevap dilekçelerinden, Ek Bilirkişi Heyeti Raporu’ndan, ilk derece mahkemesinin gerekçeli kararından) ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2021/150316 Sor. sayılı dosyasının incelenmesi sonucunda; a) Somut olayda; ‘tasarrufun iptali davası’nın dinlenebilmesi için gerçekleşmesi gereken ‘dava özel şartı’ olan “takip konusu alacağın gerçek bir alacak olması” koşulu145 gerçekleşmemiştir. Gerçekten; davacı (A)’nın, davalılardan (B)’ye 2.350.000,00 USD ödemede bulunduğunu iddia ettiği 09.11.2014 tarihinde (26 yaşında 145 Bknz: Yuk. dipn. 46-87

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1