Türkiye Barolar Birliği Dergisi 160.Sayı

406 Tasarrufun İptali Davalarında “Takip Konusu Alacağın Gerçek Bir Alacak Olması” Koşulu ... söz konusu 2.350.000,00 USD bedelin dava dosyasına sunulan dilekçelerinde ‘haricen ödendiğini’ iddia etmekte ancak buna ilişkin herhangi somut bir dekonta dava dosyasında rastlanılmamıştır. Ortada ciddi bir alım iddiası olup, bu tutar huzurdaki dava günü döviz kurundan 42.000.000,00 TL. yapmakta olduğu, vergi dairesi kayıtları da gelir yönünden irdelenip incelendiğinde, yıllık beyannamelerde dava konusu kadar yüksek bir rakama rastlanılmadığı, ortada karşılıklı anlaşmalı, muvazaalı ve şaibeli bir alım-satım ticareti yapılmış olduğu gözükmekle……” ş e k l i n d e açıklamada bulunulmuştur. 42.000.000,00 TL. tutarındaki paranın ‘elden verilmesi’ tutarlı, geçerli/gerçek bir ödeme midir? Bir ‘tasarrufun iptali davası’nda; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 14.09.2021 T. E: 2017/(17)4-2773, K: 987 ve Yargıtay 17. Hukuk Dairesi (19.11.2013 T. E: 2012/13785, K: 2013/16011) : “…..borcun dayanağı olan bonoda bedelin nakden ahzolunduğu bildirildiğine göre, 110.000,00 TL. tutarındaki paranın h a n g i b a n k a d a n ödendiği, davacının bu kadar yüksek miktarda bir parayı verebilecek ekonomik durumu olup olmadığının soruşturulması…..” gerekçesiyle, ilk derece mahkemesince verilmiş olan ‘tasarrufun iptaline’ ilişkin hüküm oybirliğiyle bozulmuştur (EK-1). b) Somut olayda, ilk derece mahkemesinin vermiş olduğu “tasarrufun iptali davasının kabulüne” ilişkin kararında hiç dikkate almadığı, değerlendirmediği başka ‘hayatın olağan akışına aykırı’ olan hususlar da mevcuttur. Gerçekten; aa-Davacı-alacaklı (A)’nın 09.11.2014 tarihinde elden ödediğini iddia ettiği 2.350.000,00 USD’nin (yani; dava tarihi itibariyle 42.000.000,00 TL.’nin) iadesi için beş yıl sonrasına 10.01.2020 vade tarihli bonoyu kabul ederken, davalı-borçludan hiçbir faiz ve teminat (ipotek, kefil vs.) talep etmemesi hayatın olağan akışına aykırı bir davranış teşkil eder… bb- Davacı-alacaklı (A) ile davalı (B) arasındaki ‘alım/satım protokolünün feshi’ sözleşmesinin 6. maddesinde davacı lehine öngörülmüş olan ‘470.000 USD cezai şart’ yönünden, davacı-alacaklının hiçbir girişimde (talepte) bulunmamış olması da hayatın olağan akışına aykırıdır.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1