Türkiye Barolar Birliği Dergisi 161.Sayı

6 .adÕnÕn ønVan +akOaUÕndan BLU 6aSPa gUnH÷L dLn’dH $\ak Ba÷OaPa *HOHnH÷L Ayak bağlama terimi, Han Çinlilerinin, kadınların ayaklarının normal büyümesini engellemek ve onları şekil ve küçüklük açısından doğal olmayan hale getirmek için yapay araçlar kullanma geleneğini ifade etmektedir. Ming (1368-1644) ve Ch’ing (1644-1911) hanedanları altındaki tüm sınıflar tarafından yaygın olarak uygulanan gelenek, en azından M.S. 1130’a kadar uzanmaktadır. Geleneksel kaynaklar bu noktada farklılık gösterse de bazıları ayak bağlamanın Shang hanedanı dönemine (M.Ö. 1766-1122) kadar uzandığını iddia etmektedir.11 Bağlanmış ayakların oluşturduğu yeni biçime lotus çiçeğine atıfla lotus ayak denildiği bilinmektedir. Lotus çiçeği, büyük bir çiçektir. Ayak bağlamanın amacı küçük ayaklara sahip olma isteğiyken bağlı ayaklara lotus ayak denilmesi bir çelişki gibi görünmektedir. Bağlı ayaklara neden lotus ayak adı verildiği konusunda iki farklı görüş ileri sürülmüştür. İlki, M.S. 479-502 yılları civarında bir Lord’un, altın kâğıdı nilüfer şeklinde kestiğine, onu yere yaydığına ve cariyelerinden biri olan Pan’dan altın lotus üzerinde çıplak ayakla yürümesini istediğine ve her adımı bir lotus olarak değerlendirdiğine ilişkindir.12 Diğer görüş ise bu geleneğin M.S. 937-978 civarında başladığını ve geleneği tanıtanların Li Yu ve Yaoniang olduğunu ileri sürer. Beş Hanedanlık ve On Krallık Dönemi boyunca, Güney Çin’de, Çin sanat tarihinde büyük ve çapkınlığıyla bilinen, aynı zamanda bir şair ve sanatçı olan Li Yu adlı kralın bulunduğu bir krallık vardır. Tarihsel kayıtlarda, Li Yu’nun, en gözde cariyelerinden biri olan Yaoniang için altı ayak büyüklüğünde bir lotus çiçeği yaptırdığı ve cariyesinden ayaklarını ipek bantlarla sarmasını istediği, böylece onun ayaklarını hilal şeklinde bir aya benzettiği ve daha sonra en sevdiği dansı o lotus çiçeğinin üzerinde yapmasını istediği belirtilmektedir. Yaoniang’ın bağlı ayakları öylesine genel bir hayranlık uyandırmıştır ki sadece saraydaki diğer kadınlar değil, aynı zamanda Çin’deki diğer tüm kadınlar onu taklit etmeye başlamıştır. O zamandan beri lotus, kadın ayaklarının bir sembolü haline gelmiştir.13 11 Alison R. Drucker, “The Influence of Western Women on the Anti-Footbinding Movement 1840-1911”, Historical Reflections, Fall 1981, C: 8, S: 3, Women in Chine: Current Directions in Historical Scholarship, s. 179. 12 Zhang Yuan, Footbinding, Sexuality and Transnational Feminism, Master, Utrecht University, Faculty of Humanities, June 2009, https://dspace.library.uu.nl/ handle/ 1874/36125/E.T. 28.05.2021, s. 2. 13 Yuan, a.g.e., s. 3.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1