Türkiye Barolar Birliği Dergisi 161.Sayı

149 7BB 'HUJLVL .RUa\ '2ö$1 Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı suçlarda şikâyetten vazgeçme de mümkündür. Kovuşturma yapılabilmesi şikâyete bağlı suçlarda kanunda aksi yazılı olmadıkça suçtan zarar gören kişinin vazgeçmesi davayı düşürür ve hükmün kesinleşmesinden sonraki vazgeçme cezanın infazına engel olmaz (m.73/4). Bu düzenlemeye göre şikâyetten vazgeçmenin sadece kovuşturma evresinde söz konusu olabileceği söylenemez, şikâyetten vazgeçme aksine bir düzenleme olmadığından evleviyetle soruşturma evresinde de mümkündür. Şikâyetten vazgeçme; daha önce yetkili kimse tarafından yapılmış olan şikâyetin geçersiz sayılmasının soruşturma ve yargılama makamlarından istenmesidir. Bir başka ifadeyle, fiil sebebi ile soruşturma ve kovuşturma yapılmasını isteme iradesinin açıklanmasından sonra bu açıklanmış olan iradeden vazgeçilerek, fiil sebebi ile artık soruşturma ve kovuşturma yapılmamasını istemektir.10 Bu haliyle şikâyetten vazgeçmenin şikâyetin geri alınması şeklinde anlaşılması gerektiği kanaatindeyiz.11 Kanundaki vazgeçme terimi de geri alma anlamında kullanılmıştır.12 Uygulamada kabul edildiği üzere kolluk veya savcılık ifadesi sırasında mağdura “şikâyetçi misiniz?” diye sorulduğunda şikâyetçi olunmadığının söylenmesi, şikâyetten vazgeçme veya şikâyetin geri alınması olarak kabul edilemez. Bu husus özellikle mağdurun sonradan şikâyetçi olmak istemesi halinde “vazgeçmeden vazgeçme olmaz” gerekçesiyle talebinin reddedilmesi halinde sorun yaratır. Mevzuatta, “vazgeçmeden vazgeçme olmaz” şeklinde bir düzenleme yoktur. Alm.CMK §77d’de şikâyetten vazgeçmeden vazgeçmenin mümkün olmayacağı, olması gerektiği şekilde açıkça düzenlenmektedir. Hukukumuzda da bu kural içtihat ve doktrinde kabul görmektedir. Bunun gerekçesi hukukun genel prensiplerinden hakkın kötüye kullanılması yasağı olabilir. Ancak dediğimiz gibi bunun söz konusu olabilmesi için kişinin şikâyetçi olduğuna dair iradesini açıklaması sonrasında bu şikâyeti geri almış olması, devamında tekrar şikâyetçi olmak istemesi gerekir. Yoksa ilk ifadesinde “şikâyetçi değilim” şeklinde beyanda bulunduktan sonra, süresi içinde dilerse şikâyetçi olma iradesi göstermiş olabilir.13 10 YCGK, 2013/71 E., 2014/206 K., 22.04.2014, www.karararama.yargitay.gov.tr. 11 Aynı yönde Hakan Karakehya, Ceza Muhakemesi Hukuku, Eskişehir 2022, s.180. 12 Feridun Yenisey/Ayşe Nuhoğlu, Ceza Muhakemesi Hukuku, Ankara 2020, s.591. Yazarlar kendi görüşlerine göre vazgeçmenin asıl anlamının hiç kullanmamak olduğunu da ayrıca belirtirler. Vazgeçmenin feragat anlamına geldiği yönünde ayrıca bkz. Cumhur Şahin, Ceza Muhakemesi Hukuku I, Ankara 2015, s.78. 13 Nitekim “10.10.2010 tarihinde, 05.02.2000 doğumlu oğlu mağdura karşı işlenen tak-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1