155 7BB 'HUJLVL .RUa\ '2ö$1 masının şikâyete bağlı kılınmasının yerinde olmadığını söylemek gerekir. Zira yukarıda da izah edildiği üzere fail ile mağdur arasındaki ilişki tek başına suçu soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı hale getirmek için yeterli olmaz, haksızlık içeriğinin de azlığı bunu desteklemelidir. Vücuda organ veya sair cisim sokularak işlenen cinsel saldırı suçunun haksızlık içeriğinin azlığından söz edilemez.28 Son olarak aslında kavram olarak, onarıcı adaletin tesisi uzlaştırma kurumu ile birlikte anılsa da tarafların karşılıklı olarak anlaşması ve devamında şikâyetçinin şikâyetinden vazgeçmesi de benzer bir amaca kısmen hizmet edebilir. Suçun soruşturulması ve kovuşturulmasının şikâyete bağlı olması şikâyetçiye bu imkânı verdiği gibi tarafları haricen anlaşmaya yönlendirerek aralarındaki anlaşmazlığın ve mağduriyetin fail eliyle giderilmesine de imkân sağlamaktadır. 4. Usul Ekonomisi Esas itibariyle usul ekonomisi, özel hukuk yargılamasına egemen ilkelerden birisi olarak kabul edilse de niteliğine uygun olduğu ölçüde belirli suçlara ait ceza yargılaması için de önemlidir.29 Zira An.141/son, hukuk ve ceza yargılaması ayrımı yapmaksızın “Davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılması, yargının görevidir” düzenlemesi ile bunu tüm yargının bir görevi olarak kabul etmiştir. Basitlik, hızlılık ve ucuzluk usul ekonomisinin zorunlu unsurları olarak kabul edilir.30 Basit yargılama usulü, ön ödeme, kamu davasının açılmasının ertelenmesi gibi bir yönüyle yargılamanın iş yükünü azaltmayı amaçlayan düzenlemeler, bunun bir göstergesidir. YCGK da vermiş olduğu bir kararında usul ekonomisinin ceza yargılaması için de gözetilmesi gereken bir prensip olduğuna vurgu yapmıştır.31 28 Suçun başkaları tarafından öğrenilmesinin sakıncalarının da dikkate alındığı, savcı resen harekete geçerse mağdurun daha çok zarara uğrayabileceği görüşü için bkz. Özgenç, s.641. 29 HMK’da CMK’dan farklı olarak bu husus madde 30’da açıkça düzenlenmiştir, “Hâkim, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür”. 30 Yılmaz Ejder, “Usul Ekonomisi”, AÜHFD, 2008, C.57, S.1, s.243. 31 “6545 sayılı Kanun’un 84. maddesiyle 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 6. maddenin yedinci fıkrasındaki “Sulh ceza hâkimlikleri faaliyete geçirilinceye kadar, sulh ceza mahkemelerinin görev alanına giren her türlü kararı vermeye kaldırılan sulh ceza mahkemeleri yetkilidir” şeklindeki emredici hükümden, kaldırılan sulh ceza mahkemelerinin, sulh ceza hâkimliklerinin faaliyete geçtiği 16.07.2014
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1