Türkiye Barolar Birliği Dergisi 161.Sayı

228 7Uk +XkXkXnda BRşanPa 6HEHSOHULnLn ønFHOHnPHVL II. BOŞANMANIN ÖZEL SEBEPLERİ A. Zina Sebebiyle Boşanma 1. Kavramsal Olarak Zina ve Zinanın Şartları TMK m. 161’de düzenlenmiş olan zina, kusura dayalı, mutlak ve özel bir boşanma sebebidir. TMK, sadece zinanın bir boşanma sebebi olduğunu belirtmekle yetinmiş, tanımını vermemiştir. Genel olarak zina, “eşlerden birinin, evlilik birliği devam ederken, karşı cinsten bir kişiyle isteyerek cinsi münasebette bulunması” şeklinde tanımlanmaktadır.6 Kanun koyucu, evlilik birliğinin genel hükümlerini düzenlediği TMK m. 185/3’te, eşlere birbirlerine karşı sadık olma yükümlülüğü yüklemiştir.7 Sadakat yükümlülüğü olarak adlandırılan bu yükümlülük, esas işlevini evlilik birliğinin devamını sağlama noktasında göstermektedir.8 Bu yükümlülük, eşlerin birbirlerine olan manevi bağlılıklarının ihlal edilmesine yasak getirmektedir.9 Bu açıdan sadakat yükümlülüğüne aykırılığın bir yönünü de zina eylemi oluşturmaktadır. Zinadan söz edebilmek için, eşin isteyerek cinsi münasebette bulunması yani kusurlu olması gerekir. Ayrıca zinaya konu eylemleri gerçekleştiren eşin eşcinsel ilişkisi hâlinde, bu durum zina boşanma sebebi olarak ileri sürülemeyecektir. Çünkü bu durumda doktrin ve yargı kararlarında ağırlıklı olarak kabul gören “karşı cinsten bir kişiyle cinsi münasebette bulunma” unsuru sağlanamamaktadır. Ancak bu hâlin de bir sadakat yükümlülüğü ihlali olması sebebiyle ve evlilik birliğinin zina sonrası devam ettirilemeyeceği kabulüne dayanılarak farklı bir sebeple boşanma imkânı bulunmaktadır. Böyle bir durumda 6 Mustafa Dural/Tufan Öğüz/Mustafa Alper Gümüş; Türk Özel Hukuku Cilt III Aile Hukuku, 9. baskı, Filiz Kitabevi, İstanbul 2014, s. 104. 7 Ahmet Mithat Kılıçoğlu, Aile Hukuku, Turhan Kitabevi, Ankara 2015, s. 207-208. Türk Medeni Kanunu madde 185/3: “Eşler birlikte yaşamak, birbirine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadırlar”. 8 Bilgehan Çetiner, “Aldatılan Eş Manevi Tazminat Talep Edebilir Mi?”, Prof. Dr. İlhan Ulusan’a Armağan, İstanbul Kültür Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 2016, Cilt 15, Sayı 2, sa. 513-528, s. 515. 9 İsmail Dede, “Türk Boşanma Hukukuna Farklı Bir Yaklaşım: Zina ve Haysiyetsiz Hayat Sürme Arasındaki Keskin Sınır”, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, 2017, Cilt 23, Sayı 3, sa. 643-664, s. 646. Eşler arasındaki sadakat yükümlülüğü, evliliğin kurulmasıyla başlayıp evlilik birliğinin herhangi bir nedenle (iptal, ölüm, boşanma gibi) sona ermesine kadar devam eden bir yükümlülüktür. Ayrılık kararı verilmesi veya eşlerin fiilen ayrı yaşamaları ya da boşanma davası açılmış olması sadakat yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacaktır.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1