Türkiye Barolar Birliği Dergisi 161.Sayı

15 7BB 'HUJLVL $\şHn 6(<0(1 d$.$5 Sözleşmesi’nin 24. maddesini ve bu kapsamda çocuğun korunmayı isteme hakkını ihlal ettiği de görülmektedir. Uygulama mağduru kadınlar, Çin’de yaygın olan sulama tarımı gibi çalışma alanlarında yer alamamakta, bunun yerine çalışma sahaları daha çok ev içi ile sınırlı olmaktadır. Uzun süreli bu uygulama Çin’in hemen her bölgesinde mevcut olmakla birlikte, kırsal kesimde daha yaygın ve daha uzun süre varlık göstermiş olduğundan, tarımsal faaliyetlerde kadının yer alamamasının, kadın emeğinin değerinin ve hatta kadının değerinin sorgulanmasına yol açtığı açıktır. Devletler, kırsal kesim kadınlarının, karşılaştıkları özel sorunları ve ekonominin parasal olmayan sektöründeki çalışmaları dahil ailelerinin ekonomik bakımdan ayakta kalması için oynadıkları belirgin rolü göz önünde tutmakla ve kadın ve erkeklerin eşitliği prensibine dayanarak, kırsal kalkınmaya katılmalarını ve bundan yararlanmalarını sağlamak için, kırsal kesimdeki kadınlara karşı ayırımı ortadan kaldıran tüm uygun tedbirleri almakla yükümlüdür.43 Kalıcı sakatlıkları sebebiyle bu kadınların çalışma hayatının pek çok alanında var olamadığı bilinmektedir. Bu sebeple uygulama, çalışma hakkının da ihlali niteliğindedir. Uygulama sebebiyle ihlal edilen bir diğer insan hakkı, eğitim hakkıdır. Şöyle ki, uygulamanın hem bedensel sakatlığa yol açması sebebiyle kız çocuklarının evlere kapatılmasının yolunu açtığı, hem de bir çeşit ergenliğe ve doğuma hazırlık ritüeli olduğu belirtilmişti. Her ne kadar uygulama bazı bölgelerde, henüz ayak kemikleri olgunlaşmamış kız çocukları üzerinde gerçekleştirilse de özellikle bandaj ücretlerini karşılamakta zorlanan yoksul ailelerde daha geç yaşlarda da gerçekleştirilebildiği bilinmektedir. Uygulamadaki amaç da zaten kız çocuklarının iyi evlilikler yapabilmesidir. Dolayısıyla, uygulamanın hem yol açtığı bedensel sakatlıklar ve hem de bir çeşit ergenlik ve evlilik öncesi ritüeli olması kız çocuklarının erken evliliğe yöneltilmelerine ve eğitim haklarından mahrum bırakılmalarına da yol açmaktadır. 43 Birleşmiş Milletler, “Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Uluslararası Sözleşmesi”, 1980, https://insanhaklarimerkezi.bilgi.edu.tr/media/uploads/2015/08/03/KadinlaraKarsiAyrimciliginOnlenmesiSozlesmesi.pdf/E.T. 09.06.2022.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1