235 7BB 'HUJLVL 'LUHn <(öø1 de zikredilen suçlar; zimmet, ihtilas, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi suçlardır. Bununla beraber Anayasa m. 76/2 hükmünde belirtilen suçların sınırlı sayıda olmadığını da ifade etmemiz gerekir.25 Bu nedenle Anayasa’nın m. 76/2 hükmünde belirtilenler dışındaki birtakım suçlar da gerekli koşullar mevcutsa TMK m. 163 anlamında küçük düşürücü suç olarak kabul edilebilir. Bu bağlamda kasten öldürme, cinsel saldırı, cinsel taciz, öldürmeye teşebbüs, uyuşturucu ticareti yapma, gasp gibi suçlar da küçük düşürücü suçlar arasında sayılabilir.26 Küçük düşürücü suçlar, ahlak düzeninin şiddetle reddettiği ve ortaya çıktığında insanın yüzünü kızartan suçlardır. Bir suçun böyle bir nitelik taşıyıp taşımadığı toplumun ahlak anlayışı ile failin toplumda düşeceği güç durum göz önüne alınmak suretiyle hâkim tarafından tespit edilecektir.27 Küçük düşürücü nitelik taşıyan bir suçun TMK m. 163 temelinde bir boşanma davası açılmasını sağlaması için evliliğin devam ettiği bir safhada işlenmesi gerekir. Evlilikten önce işlenen bir suç, TMK m. 163 temelinde bir dava açılmasını sağlamaz. 2. Haysiyetsiz Hayat Sürme: TMK m. 163 hükmüne dayalı boşanma davası açılmasını sağlayan bir diğer durum eşlerden birinin haysiyetsiz bir hayat sürmesidir. 25 Bülent Köprülü/Selim Kaneti, Aile Hukuku, 1. baskı, Özdem Kardeşler Matbaası, İstanbul 1985-1986, s. 163. 26 Oğuz Ersöz, “Suç İşleme ve Haysiyetsiz Hayat Sürme Sebebiyle Boşanma”, İstanbul Aydın Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Aralık 2018, Yıl 4, Sayı 2, sa. 111-146, s. 118-119. Yargıtay 2. HD, Esas No: 2014/20560, Karar No: 2015/4947 sayılı ve 19.03.2015 tarihli kararı: “Davalının, on iki yaşında bir kız çocuğuna cinsel tacizde bulunduğu, suçu sabit görülerek bundan dolayı ceza aldığı yapılan soruşturma ve toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Mahkemece, ‘davalının bu suçu bir kere işlemiş olmasının tek başına boşanmaya neden olmayacağı vicdani kanaatine varıldığı, bu durumun evliliği diğer eş bakımından çekilmez hâle getirdiğinin ispatlanması gerektiği, bu yolda delil getirilmediği...’ gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Dava Türk Medeni Kanunu’nun 163. maddesinde yer alan ‘küçük düşürücü suç işleme’ sebebine dayanılarak açılmıştır, işlenen suçun niteliğine göre davacının dava açması karşısında onunla birlikte yaşaması kendisinden beklenemeyeceği açık ve tartışmasızdır. Boşanma sebebi gerçekleşmiştir. Davanın kabulü gerekirken, isteğin reddi doğru görülmemiştir”. 27 Aydın Zevkliler/M. Beşir Acabey/K. Emre Gökyayla, Medeni Hukuk, 6. baskı, Seçkin Yayıncılık, Ankara 1999, s. 986.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1