248 7Uk +XkXkXnda BRşanPa 6HEHSOHULnLn ønFHOHnPHVL SONUÇ Boşanma, evlilik kurumuna son vermesi sebebiyle kanun koyucu tarafından oldukça detaylı bir biçimde düzenlenmiştir. Ancak 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda belirlenen boşanma sebepleri sınırlı sayıdadır. Söz konusu boşanma sebepleri; zina (TMKm. 161), pek kötü davranış, hayata kast ya da onur kırıcı davranış (TMK m. 162), haysiyetsiz hayat sürme (TMK m. 163), suç işleme (TMK m. 163), terk (TMK m. 164), akıl hastalığı (TMK m. 165), evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK m. 166/1), anlaşmalı boşanma (TMK m. 166/3) ve fiili ayrılık (TMK m. 166/4)’tır. Zina boşanma sebebinde, zinaya konu eylemleri gerçekleştiren eşin eşcinsel ilişkisi hâlinde, bu durum zina boşanma sebebi olarak ileri sürülememektedir. Zira bu durumda doktrin ve yargı kararlarında ağırlıklı olarak kabul gören “karşı cinsten bir kişiyle cinsi münasebette bulunma” unsuru sağlanamamaktadır. Kanaatimizce eşcinsel ilişkinin de zina olarak kabulünü öngören bir yasal düzenlemenin yapılması, bu alandaki boşluğun ve olası mağduriyetlerin “haysiyetsiz hayat sürme” boşanma sebebine başvurulmaksızın giderilmesini sağlayabilecektir. Küçük düşürücü suç işleme boşanma sebebinin oluşması için genel olarak Anayasamızın milletvekilliği seçilme yeterliliği başlığını taşıyan 76. maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen suçların meydana gelmesi gerekmektedir. Yani boşanma sebebinin oluşması için Anayasamızın 76. maddesindeki suç sayımından faydalanılmaktadır. Bu tarz bir yol izlemek yerine doğrudan “küçük düşürücü” suçların Kanun’da belirtilmesi kanun yapma sistematiğine daha uygun olabilecektir. Akıl hastalığı boşanma sebebi için TMK m. 165 hükmünde hangi akıl hastalıklarının boşanma sebebi oluşturacağı açıklanmamıştır. Doktorlar tarafından akıl hastalığı olarak nitelendirilmek koşuluyla her seviyeden akıl hastalığı, diğer eş bakımından ortak yaşamı da çekilmez hâle getiriyorsa doktrinde boşanma sebebi olarak kabul edilmektedir. Akıl hastalıklarının Kanun’da sayılmamış olması kanaatimizce de isabetlidir. Zira her somut olay için ortaya çıkabilecek farklı bir akıl hastalığını Kanun’a işlemek, tahdidi bir sayım yapmak mümkün görünmemektedir. Mümkün olsa dahi, bu husus, akıl hastalığı boşanma sebebine dayanmak isteyen eşleri aşırı şekilde sınırlandırabilecektir.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1