Türkiye Barolar Birliği Dergisi 161.Sayı

334 8OXVOaUaUaVÕ 7HaPO +XkXkXnXn $YUXSa ønVan +akOaUÕ 6|]OHşPHVL <aUJÕOaPa +XkXkXna (WkLVL belirginleşen çağdaş anlayışa ve özelde Avrupa kamu düzeni ile adalete aykırı olan/olması gereken husus, bizzat ölüm cezasının kendisidir. Dolayısıyla ölüm bekleyişi olgusunun insanlık dışı ve aşağılayıcı niteliğe sahip olması, bunun somut bir yansımasıdır.109 Aslında uluslararası teamül hukuku kurallarının doğuşu, mümkün olduğu kadar çok devletin o konuya ilişkin uygulamasının ortak zeminde buluşturulmasıdır.110 Bu tür bir uygulamayı tutarlı bir şekilde sınıflandırmak zahmetlidir; üstelik hiçbir ulusal veya uluslararası mahkeme, bir şeyin teamül kuralı olup olmadığını ilan etmeden önce bu kadar detaylı bir inceleme içine girmeyecektir.111 Bu nedenle uluslararası mahkemeler ve hakemlik müeseseleri tarafından benimsenen yöntem, devlete atfedilebilen ve devlet tarafından reddedilmeyen kaynaklara referans göstermektir. Uluslararası teamül hukukunun değerlendirilmesi için kullanılan diğer kaynaklar ise devlet uygulaması olmasa da ikna edici bir kanıt olarak ilgili uluslararası mahkemeler ve hakemlik müesseselerinin kararlarıdır. Ancak, bu yapıların kararları ile devlet uygulamaları arasındaki herhangi bir çatışmanın değerlendirilmesinde devlet uygulaması galip gelmektedir.112 Netice itibariyle uluslararası teamül hukukunun değerlendirilmesi, yeknesak ve yaygın devlet uygulamaları temelinde hangi davranışların yasak, gerekli veya özel olarak izin verildiğine dair tamamen tümevarımsal bir süreçtir. Dünyada 200’e yakın devlet olduğu düşünüldüğünde, her bir devletten her konuda uygulama ve hukuki görüş toplamak imkansızdır.113 Bu nedenle, bir uygulamanın neredeyse yeknesak olup olmadığına karar verilirken, farklı devletlerin, bazıları bir şeyi yaparken veya başka bir şeyi iddia ederken, önemli ölçüde farklı davranışlarda bulunmamış olması gerektiğine güvenilmiştir. Üstelik UAD’nin belirttiği gibi birkaç belirsizliğe veya çelişkiye çok fazla önem verilmesi gerekli değildir.114 109 Gemalmaz, (1994), s. 110-111. 110 Uluslararası insan hakları hukuku düzenlemelerine mümkün olduğu kadar çok devletin dahil olması halinde; uluslararası teamül hukuku kurallarının bağlayıcı hale gelmesinin önünü açacağı hakkındaki görüş için bkz. Kırdım ve Demirkol, (2021), s. 406. 111 Louise Doswald Beck, “Developments in Cumstomary International Humanitarian Law”, Swiss Review of International and European Law, 15, 3, 2005, s.473. 112 Beck, (2005), s. 474. 113 Beck, (2005), s. 475. 114 ICJ, Fisheries Case (United Kingdom v. Norway), Reports of Judgment, 18 Decem-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1