Türkiye Barolar Birliği Dergisi 162.Sayı

109 TBB Dergisi 2022 (162) Kazım Furkan AĞKUŞ / Oğuz BANDIR Davasız yargılama olmaz ilkesi kanun yolları için de geçerli olan bir ilkedir. Yargıtay tarafından temyiz incelemesi yapılabilmesi için temyiz davasının var olması gerekmektedir. Yine bu ilke gereği bölge adliye mahkemesi tarafından verilen bir hükümle ilgili daha sonrasında bir hata fark edilse bile hükmü veren mahkeme tarafından hatanın düzeltilmesi mümkün değildir.8 Ayrıca CMUK 305/1’den farklı olarak CMK’da re’sen temyiz incelemesi yapılabilen bir istisna bulunmamaktadır. Bunun yanında CMK’da, CMUK’tan (mülga olmadan önce yürürlükteki son halinden) farklı olarak temyiz başvurusunda sebep gösterme zorunluluğu ve sebeple bağlılık kuralı bulunmaktadır. Tüm bunlar bir araya geldiğinde ise başvurunun doğru ve etkili şekilde yapılması oldukça önem arz etmektedir. Eğer temyize konu edilemeyecek bir hüküm söz konusuysa hüküm kesinleşir. Bu durumlarda ise şartları mevcutsa artık sadece CMK’daki olağanüstü kanun yollarına başvurulabilir. Ayrıca müdafiin veya katılan vekilinin başvuru imkânı olan kanun yoluna başvurmaması9 veya başvuruyu etkili şekilde yapmaması hukuki veya cezai sorumluluğuna neden olabilir. 2. Temyiz Denetiminin Sınırı: Hukuka Aykırılık Temyiz kanun yolunda denetimin sınırını hukuka aykırılık oluşturmaktadır.10 Hukuka aykırılıktan ne anlaşılması gerektiği ise CMK’nın 288. maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre hukuka aykırılık, hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması anlamına gelir. Temyiz incelemesinde ilk 8 Yarg. 6.CD., T:03.06.2021, E:11473, K: 10515 “Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesi’nin 23.09.2019 günü karar verdiği dosyadan el çekmesi ve karar içeriğine dokunmaması gerekirken, yaklaşık 3 ay sonra tutulan bir “tutanak” ile hükümde sanık aleyhine değişikliğe gidilmesi yok hükmünde olup, sanık ... hakkında nitelikli yağma suçundan 8 yıl 4 aylık kazanılmış hakkın oluştuğu gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi…” 9 Yarg. 4.CD., T:20.10.2004, E:12388, K:11948 “M.Barosu’nun 15.12.2000 tarihli yazısı ile CYY.nın 138. maddesi uyarınca zorunlu müdafii olarak atanan sanığın, gerekli özeni gösterip işi sonuna kadar takip etme zorunluluğuna ilişkin Avukatlık Yasasının 34 ve 171. maddelerine aykırı biçiminde, yargılama sonunda verilen hükümlülük kararını temyiz etmeme eyleminin TCK’nın 230/1. maddesine uyduğu (gözetilmeden)...” . Karar ve aynı yönde görüş için bkz. Fatih Selami Mahmutoğlu, Serdar Talas, “Avukatların Görev Suçları ve Yargılama Rejimi”, İstanbul Barosu Dergisi, Ceza Özel Sayısı:1, s.28. 10 1412 sayılı CMUK’ta temyiz incelemesinin konusu kanuna aykırılık olarak düzenlenmiştir.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1