195 TBB Dergisi 2022 (162) Pınar ALTINOK ORMANCI C) Nafakanın süresi Nafaka borcunun zamansal sınırı bakımından, hâkim, nafaka ödenecek süreyi belirlerken, nafaka alacaklısının sadece mevcut ihtiyaçlarını ve gelirlerini değil, aynı zamanda bunun gelecekteki değişimini de dikkate almalıdır. Bunun için özellikle nafaka alacaklısının ileride elde edebileceği varsayımsal kazançların da dikkate alınması gerekmektedir.33 Ancak nafaka borcu, nafaka alacaklısının emeklilik hakkını kazanmasıyla mutlak olarak sona ermemektedir.34 Eğer nafaka alacaklısı emeklilik ödeneği ile kendi ihtiyaçlarını karşılayabilir duruma gelecekse, nafaka sona erdirilebilir veya nafaka borçlusunun ödeyeceği miktarda indirim yapılabilir. O halde nafaka süresi tamamen somut olayın özellikleri dikkate alınarak, 125. maddenin 2. fıkrasında yer alan kriterler çerçevesinde belirlenmektedir. Bu sürenin belirlenmesinde, hâkimin, nafaka alacaklısının ileride ihtiyaçlarını kendi başına karşılayabileceği ölçüde varsayımsal bir gelirinin olup olmayacağını belirlemesi önem taşımaktadır. Bu da, boşanan eşin çalışma hayatına yeniden başlama imkânları çerçevesinde değişir.35 Boşanan eşin tam zamanlı veya kısmi zamanlı bir işte çalışmasının beklenemeyeceği hallerde, evlilik sonrası dayanışma yükümlülüğü, ona nafaka ödenmesine devam edilmesini gerektirir.36 Öte yandan, nafakanın süresi evlilik süresine göre belirlenemez.37 Özellikle nafaka alacaklısının emeklilik ödeneklerinin bulunmadığı hallerde, nafaka süresinin daha farklı (daha uzun süre için) değerlendirilmesi gerektiği belirtilmektedir.38 Görüldüğü üzere, İsviçre Medeni Kanunu’nda yoksulluk nafakasına hak kazanılıp kazanılmayacağı eğer kazanılacaksa bunun miktarı ve süresi değerlendirilirken, tamamen ihtiyaç esaslı bir değerlendir33 Pichonnaz, CR CC I, Art. 125, n. 72; Freiburghaus, CHK Handkommentar, Art. 125, n. 20. 34 ATF 132 III 593, c.7.2; Pichonnaz, CR CC I, Art. 125, n. 73. 35 Çocuklara bakmakla yükümlü olan eşin çalışması bakımından Federal Mahkeme şöyle bir içtihat geliştirmiştir: Eğer eşin bakımıyla yükümlü olduğu çocukların en küçüğü 16 yaşında ise, o eşin tam çalışma kapasitesinin varlığı kabul edilebilir. Buna karşılık eşin bakımıyla yükümlü olduğu çocukların en küçüğü 10 yaşında ise, eşin ancak yarı zamanlı çalışması beklenebilir. Bkz. ör. İsviçre Federal Mahkemesi’nin 14.11.2008 tarihli 5A_210/2008 kararı. 36 Pichonnaz, CR CC I, Art. 125, n. 74. 37 Schwenzer, Fam Komm, Art. 125, n. 36; ATF 109 II 286 c.5b, JdT 1985 I 170. 38 Pichonnaz, CR CC I, Art. 125, n. 75.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1