Türkiye Barolar Birliği Dergisi 162.Sayı

378 Kuzey Kıbrıs Hukukunda Tutuklama Tedbirinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi Işığında ... Fasıl 155’in 14. maddesi, kolluk mensuplarının herhangi bir kişiyi müzekkeresiz olarak tutuklayabilmesinin sınırlarını çizmektedir.34 Söz konusu maddenin oldukça ayrıntılı olarak düzenlendiği dikkat çekmektedir35. Şüphelinin müzekkeresiz olarak tutuklanabilmesi için 3 koşulun bir arada bulunması gereklidir. Bu koşullar şu şekildedir: (1) Müzekkeresiz tutuklama yetkisi ve usullerinin kanunda öngörülmüş ve gösterilmiş olması; (2) Şüphelinin, suçüstü halinde olması; (3) Şüphelinin, suçüstü olduğu suçun, ölüm cezasını veya iki yıldan fazla hapis cezasını gerektirmesi.36 Bu doğrultuda, bir kişi ancak, yasada öngörülmüş ve usulleri gösterilmiş olmak şartı ile, suçüstü halinde iken müzekkeresiz tutuklanabilir. Suçüstü durumunda değil ise müzekkere olmadan tutuklanamaz. Ayrıca ilgili suçun, iki yıldan fazla hapis veya ölüm cezası ile cezalandırılabilen bir suç olması gerekir. Bunun hukukunda yakalama, kural olarak kolluk tarafından yapılabilir. Ancak, belirli şartlar altında herkes tarafından da yapılması mümkündür. Başka hiçbir koruma tedbiri için bireylere yetki tanınmamasına rağmen, yakalamada belirli hallerde herkese yakalama yetkisi verildiği görülmektedir. 34 Maddede gösterilen haller şu şekildedir: “Herhangi bir polis memuru; (a) Ölüm veya iki yıldan fazla hapis cezası ile cezalandırılabilen bir suç işlediğinden makul sebeplere istinaden şüphe ettiği; (b) Önünde hapislikle cezalandırılabilen herhangi bir suç işleyen; (c) Bir polis memurunu görevini yapmaktan men eden veya yasal nezaretten firar eden veya etmeye teşebbüs eden; (d) Tasarrufunda makul olarak hırsızlık olduğu şüphe edilen herhangi bir eşya bulunan ve o eşya ile ilgili bir suç işlediği makul olarak şüphe edilebilen; (e) Kara, deniz veya hava kuvvetlerinden asker kaçağı olduğundan makul olarak şüphe edilen; (f) KKTC’de işlenmesi halinde bir suç teşkil eden ve KKTC’yi de kapsamına alan herhangi bir İngiliz yasayı gereğince o suç ile ilgili, olarak bir kişinin Kıbrıs’ta yakalanarak gözaltına alınmasını gerektiren Kıbrıs dışındaki bir yerde herhangi bir fiil ile ilgisi bulunduğuna makul sebeplerle istinaden şüphe ettiği; (g) Hakkında Mahkemece tutuklanması için bit tutuklama müzekkeresi ısdar edildiğine inanması için makul sebebi bulunan; (h) Görünür geçim kaynakları bulunmayan ve kendisi hakkında tatmin edici hesap veremeyen; (i) Mevcudiyetini gizleme için tedbir almakta olduğu görülen ve bu tedbirleri bir suç işlemek amacıyla almakta olduğuna inanmaya sebebiyet verecek koşullar altında olan; (j) Bu yasanın 16. maddesi gereğince bir yargıç tarafından tutuklanması için direktif verilen; (k) Hapis cezası ile cezalandırılabilen bir suç işlediğinden makul sebeplere istinaden şüphe ettiği ve isim ve adresini vermeyi reddeden veya polis memurunun yalan olduğuna inandığı bir isim veya adres veren; (l) Yürürlükteki mevzuat gereğince müzekkeresiz olarak tutuklanabilen herhangi bir kişiyi müzekkeresiz olarak tutuklayabilir”. 35 Türk hukukuna baktığımızda ise kolluk görevlilerinin, tutuklama kararı veya yakalama emri düzenlenmesini gerektiren ve gecikmesinde sakınca bulunan hallerde; Cumhuriyet savcısına veya amirlerine derhal başvurma olanağı bulunmadığı durumlarda, yakalama yetkisine sahip oldukları görülmektedir. (CMK m. 90/2). 36 Sözmener, Ceza Genel ve Ceza Usul, s. 299; Veziroğlu/Gümüş, KKTC Ceza Usul Hukuku, s. 73.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1