Türkiye Barolar Birliği Dergisi 162.Sayı

407 TBB Dergisi 2022 (162) Özde DEREBOYLULAR isterse yazılı olsun, mahkemede delil olarak kabul görmekte ve kişi, kendi itirafı üzerine başka bir delile gerek olmaksızın itham edildiği suçtan suçlu bulunarak hüküm giyebilmektedir.145 Bu hukuksal gerçek karşısında, şüphelilerden bir itiraf elde edebilmek için, kolluk görevlilerinin bu kişiler üzerinde baskı kurmaları, onları tehdit etmeleri, şiddet uygulamaları, korkutmaları veya yardım vaatlerinde bulunmaları beklenen bir durumdur.146 Nitekim Kuzey Kıbrıs’ta da bu tür davranışlar pek çok davada şikayet konusu olmaktadır.147 Pekçok ülkede, şüphelilerin ifadesi alınırken uyulması gereken kurallar kapsamlı bir şekilde düzenlenmişken, Kuzey Kıbrıs’ta konu ile ilgili herhangi bir yasal düzenleme bulunmamaktadır. Kuzey Kıbrıs ceza muhakemesi hukukunun mehazı olan İngiliz ceza hukukunda ne şekilde hareket edilmesi gerektiğini gösteren kurallar (Code of Conduct) vardır ve şüphelilerin ifadelerine başvururlurken bu kurallara riayet edilmesi zorunludur. Ayrıca 1988 tarihli The Police and Criminal Evidence Act (PACE) ile Common Law’da hali hazırda var olan pek çok husus yasallaştırılmış ve çağın gelişmelerine ayak uydurmak adına bir çok yeni kural eklenmiştir. Bu kuralların en önemlilerinden biri, şüphelinin tutuklandıktan sonra 24 saat içerisinde avukatı ile temas kurmasına izin veren düzenlemedir. Buna göre, tutuklunun avukatı olması, avukatı hazırsa veya kendisine kolayca ulaşılabiliyorsa, avukatın sorgu ve ifade esnasında hazır bulunmasına izin verilmelidir. Şüphelinin ilk tutuklandığında avukatı ile görüşmesine izin verilmesinin soruşturmanın selametini herhangi bir şekilde olumsuz etkileyeceği düşünülüyorsa, görüşme geciktirilebilir olmakla birlikte genel kaide tutuklunun avukatı ile temas kurmasına izin vermek yönündedir. Avukatın davranışları ile kolluk görevlilerinin görevini yapmasını engellemesi halinde avukatın görüşmeden çıkması istenebilir (Code C 6.8).148 145 Sözmener, Ceza Genel ve Ceza Usul, s. 347. 146 Örneğin AİHM’in Türkiye’ye karşı 25.1.2011 tarihli Elaw, BN. 37672/02 sayılı kararında başvuran, ifadesinin polis tarafından hazırlandığını ve kendisine zorla imzalatıldığını iddia etmiştir. 147 Örneğin bkz. KKTC Yargıtay/Ceza, D. 1/2012, Dava No: 68-73/2010, Karar Tarihi: 4.1.2012; KKTC Yargıtay/Ceza, D. 8/06, Dava No: 38-39/03, Karar Tarihi: 28.12.2006; KKTC Yargıtay/Ceza, D. 9/72, Dava No: 948/71, Karar Tarihi: 7.6.1972; KKTC Yargıtay/Ceza, D. 2/2014, Dava No: 2346/2011, Karar Tarihi: 28.2.2014. 148 KKTC Yargıtay/Ceza, D. 1/2012, Dava No: 68-73/2010, Karar Tarihi: 4.1.2012, s. 79.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1