143 TBB Dergisi 2022 (163) Mustafa ATALAN Cezalandırmanın amacı, suçun bedelini ödetme olarak tarif edilen “kefaret teorisi”, suçun işlenmesinin önlenmesi amacı taşıyan “önleme teorisi” veya hem suçun karşılığını ödetme hem de önleme olduğunu savunan “karma teori” kapsamında açıklanmaktadır.98 Masumiyet karinesinin temel bir ilke olduğu göz önüne alınmadan suç şüphesi altında bulunan bütün bireyler, daha ilk baştan itibaren toplumun acımasız kamçılarına maruz kalabilmektedirler. Bu önyargılarla dolu psikolojik şiddet sonucu, şüpheli olan kişi, toplum nazarında en baştan itibaren mahkûm edilebilmektedir. Montesquieu da “Kanunların Ruhu” isimli eserinde, birey özgürlüğünün güvence altına alınmasını savunarak, bu ilkenin önemini vurgulamıştır.99 Hâkim, hukuku uygulayan, hukuk çerçevesinde karar vermek zorunda olan ve belli noktalarda takdir hakkı ile donatılmış kişi olarak tanımlanabilir. Hukuku uygulayan hâkim karar verirken, toplumun tamamından, bu itibarla, görsel medyadan, sosyal medyadan ve diğer bütün etkenlerden bağımsız şekilde ve tarafsızlık ilkesiyle hareket ederek karar vermelidir. Hukuk, her zaman toplumun beklentisini karşılamayabilecektir. Bu husus, suç nedeniyle ihlal edilen değerler ile toplumun gözündeki değerlerin aynı olmamasından kaynaklanmaktadır. Hukuku uygulamak zorunda olan hâkim, cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesi ile ilgili araçları; yasal dayanaklara, dosya kapsamına ve failin bireysel özelliklerine göre takdir etmektedir. Suçun vicdanlarda yarattığı sorunu, kanunların ve kanunlara göre verilen cezaların, yüzde yüz oranında karşılama imkânı yoktur. Zaten, suçun cezalandırılmasına dair kurallar, vicdanların tam olarak tatmin edilmesi amacıyla da tasarlanmamıştır. Toplumsal beklenti kavramı, toplum nazarında o kişinin veya o kişiye atfedilen eylemin nasıl konumlandırıldığı kavramlarıyla yakından ilişkilidir. Toplum, failin gerçekleştirdiği eylemin sonucunda, faile ne kadar ceza verilmesi gerektiği fikrinde belirledikten sonra, mahkemelerce verilen cezalar da bu beklentinin altında kaldığı sürece, algısal 98 Bacaksız, “Cezalandırma”, s. 4919.; Çakmut/Zafer/Centel, s. 525. Öztürk; Erdem, s. 385. 99 Çakmut/Zafer/Centel, s. 48.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1