180 0HdHnL <aUJÕOaPa +XkXkXnda 7anÕ÷Õn ( 'XUXşPa LOH 'LnOHnLOPHVL YH .LşLVHO 9HULOHULn lerin işlenmesinin özel hayatın gizliliğine aykırılık oluşturup oluşturmadığını değerlendirmekte, daha sonra ise ulusal düzenlemeler bağlamında bir değerlendirme yapmaktadır. Kişisel verilerin korunmasına dair ilk kararı olduğu belirtilen Klass ve diğerleri v. Almanya davasında, Avrupa ülkelerinin casusluk ve terörizmle mücadele kapsamında uygun buldukları her tür tedbiri alamayacağını, istihbarat örgütlerinin kişileri gizli izleme yoluyla bireylerin haklarına müdahale ederken etkin bir denetime tabi olması gerektiğini, ayrıca kişilerin bu şekilde izlenmesine olanak tanıyan yasanın da sözleşmeye uygunluğunu inceleyerek, müdahale ile hakkın korunması arasında bir denge kurulmasının şart olduğunu belirtmiştir.121 Dikkat edilirse söz konusu davada yer alan müdahale türü, hukukumuzda KVKK m. 28/1(ç) ile KVKK kapsamı dışında bırakılmıştır. Ancak bu durum KVKK m. 28/1(ç) ile “Kişisel verilerin millî savunmayı, millî güvenliği, kamu güvenliğini, kamu düzenini veya ekonomik güvenliği sağlamaya yönelik olarak kanunla görev ve yetki verilmiş kamu kurum ve kuruluşları tarafından yürütülen önleyici, koruyucu ve istihbari faaliyetler kapsamında işlenmesi” şeklinde tanımlanan istisnanın AİHM kararları ve Anayasa m. 20 karşısında, kişisel verilerin korunmasına tabi olmadığını belirtmek kanımızca mümkün değildir. Buradan hareketle aynı maddenin aynı fıkrasının (d) bendinde düzenlenen istisna için de kişisel verilerin temel haklar düzeyinde korunması gerektiği kanaatimizce açık olduğundan, mahkemelerin her tür yargılama faaliyetinde ve bu arada e-duruşma yaparken kişisel verilerin korunmasını sağlaması gerekmektedir. 2.3.2.2 Tanık Beyanının E-Duruşma Yoluyla Alınmasının Kişisel Verilerin Korunması Kapsamında Değerlendirilmesi a) Almanya Bakımından Yirmi seneyi aşkın bir süredir Alman hukukunda kişisel verilerin korunmasına ilişkin düzenlemeler yürürlüktedir. Buna rağmen, gerek video konferans yoluyla yapılan duruşmaların sayısının azlığı, gerekse teknik altyapının da yetersiz olması nedeniyle, kişisel verilerin korunması hususu yargılama hukukunda fazla ele alınmamıştır. Ancak son zamanlarda bu durumun değiştiği ifade edilmiş, bunun sonucu 121 Atak, s. 103-104.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1