258 +XkXk 'HYOHWL 2OJXVXnXn (VkL da÷OaUdakL .|kHnOHUL formundan ibaret değildir ve kuralların ne kadar adil olduğuyla da ilgilenir.82 Her hukuk sisteminin hukuk devleti idealiyle uyuşmayacağı83 açıktır. Hukuk kavramı kanun kavramının ötesinde olduğu gibi, hukuk devleti de kanun devletinin ötesindedir.84 Kanun devleti, devlet erkinin yürürlüğe konan kanunlara dayandığı bir devlet anlayışını açıklayan kavramdır. Devletin kudretini elinde tutan siyasi iktidar, çıkardığı kanunlarla devleti düzenlemekte85 ve devletin hareket alanını tayin etmektedir. Kanun devleti, yönetimi şeklen86 kanunlara dayanmakla beraber bu kanunların hukukun ilkelerine uyumunun bir kıstas olmadığı ve aynı kanunların hukukun amacı olan adalete ulaşma idealine değil de toplum üzerinde güç devşirmeye hizmet ettiği devlet yapısıdır. Kanunların niteliğinin yani hukuk ve adalet ihtiyacını karşılayıp karşılamadığının bir önemi yoktur. Bu manada kanunların ahlakiliğinden ya da evrensel hukuki standartlara uygunluğundan bahsedilemez. Ayrıca bu kanunların yasalaşma süreci yani anayasal normlarla ortaya konan yasa yapma usullerinin önemi üzerinde durulmaz. Egemen gücün iradesi, kanunların ihdas edilmesi için yeterli görülmektedir. Diğer bir deyişle siyasi iktidara sahip olanın açıkladığı irade, kanun hükmündedir. Adil toplum düzeni bakımından amaçsal yorumlandığında hukuk devleti ile örtüşmeyen kanun devleti ondan ayırt edilmelidir. Zira kanun devletinde hukukun keyfi87 kanunlar yoluyla araçsallaştırılması söz konusudur. Üstelik bu hukukun unsuru olan biçimsel yapı yani kurallar silsilesi ile yapılmaktadır. Egemenin çıkardığı kanunlar ile hukukun üstlendiği adaleti sağlama işlevinden uzaklaşılır. Kanun 82 Buna karşı çıkan hukuki pozitivizm, bir kuralın adil olup olmaması üzerinde durmaz ve onun toplumdaki hukukun kaynağı ile illiyet bağına sahip olmasını geçerliliği için yeterli görür. Sururi Aktaş, “Hukuk Devleti İdealine Felsefi Bir Bakış”, Yıldırım Beyazıt Hukuk Dergisi, 2020, C. 1, S. 1, s. 5. 83 Erdoğan, s. 117. 84 Cicero şöyle demiştir: “Topluma en büyük ihanet, kötü yasalar yapmaktır”. Özay, s. 47. M.Ö. 1. yüzyılda yaşayan Romalı söylev ustasının bu sözü, hukuk devletinin kanun devletinden farkını vurguluyor. 85 Hasan Tahsin Göksu, “Kanun Devletinden Hukukun Üstünlüğüne”, Sayıştay Dergisi, 2007, S. 64, s. 60. 86 Erdem, s. 34. 87 Ender Ethem Atay, “İnsan Haklarının Gerçekleştirilme Şartı Olarak Hukuk Devleti”, Polis Dergisi, 2003, S. 36, 10 Mart 2022 tarihinde http://www.hukuki.net/ hukuk/index.php?article=781 adresinden erişildi.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1