Türkiye Barolar Birliği Dergisi 163.Sayı

18 .aPXVaO $Oanda .aPHUaOÕ ø]OHPH 6LVWHPOHULnLn +XkXka 8\JXnOX÷X h]HULnH BLU 'H÷HUOHndLUPH tir.64 Ancak kişisel verilerin korunması hakkının diğer haklardan ayrı bir konumda olduğu ve bu hakkın korunması için ayrı düzenlemelere ihtiyaç bulunduğu yönündeki anlayışın gelişmesiyle birlikte; kamusal alanda kullanılan kameralı izleme sistemlerine ilişkin ayrı düzenlemelerin yapılması gerektiği düşüncesi ağırlık kazanmaya başlamıştır. Kanunilik şartı yerine getirilmemesine rağmen Yargıtay’ın Mobese kameraları ile elde edilen görüntüleri hukuka uygun delil olarak kabul ettiği birçok kararı bulunmaktadır.65 Bu kararlarda dikkat çeken husus, Mobese görüntülerinin hukuka uygunluğunun doğrudan karara konu edilmemiş olmasıdır. Yüksek Mahkeme, aksine, söz konusu görüntülerin elde edilmemiş olmasını maddi gerçeğe ulaşma yolunda eksiklik olarak değerlendirmektedir.66 Sistematik izleme ve kaydetme yapılmamaktaysa kanuni düzenlemeye gerek bulunmadığı da ifade edilmektedir. Yani, kaydetmemek 64 Gras, s. 216. 65 Yargıtay; Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Ruiz-Mateos/İspanya kararında da açıklanan çelişmeli yargılama deyiminden, “Tarafların, diğer tarafça sunulan delil veya dosyalarda yer alan mütalâalar hakkında bilgi sahibi olma ve yorum yapma olanağına sahip olması” nın anlaşıldığı, delillerin ortaya konulması (irat ve ikamesi) sonrasında, yüz yüzelik ve kolektiflik ilkeleri çerçevesinde sağlamlık, hukuka uygunluk ve ispat gücü açılarından duruşmada tartışılması gerekirken mahkeme huzurunda tartışılmayan Mobese kayıtlarına dayanılarak hüküm kurulması suretiyle AİHS. 6 ve 5271 sayılı CMK’ nın 217/1. maddelerine aykırı davranılmasını bozma nedeni olarak belirtmiştir. (Yargıtay 14. CD’nin 2014/8744 E. 2014/14739 K. Sayılı ve 23.12.2014 tarihli kararı.) 66 Yargıtay; sanığın, sanık E.G’yi tanımadığına, katılanları yaralaması konusunda azmettirmediğine yönelik inkara yönelik savunması karşısında; dosya arasında bulunan Eyüp Adliyesi güvenlik kamerası ile teleferik karşısı Mobese kayıtlarına ilişkin CD kayıtları ile sanıkların teşhise elverişli fotoğrafları bilirkişiye incelettirilerek, sanıkların birlikte adliyeye gelip gelmediği, adliye içerisinde ve çıkışında görüşme ve konuşmalarının bulunup bulunmadığı hususlarının tespiti konusunda bilirkişi raporu alınıp… tüm deliller toplanıp birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulmasını bozma nedeni olarak belirtmiştir. (Yargıtay 8. CD’nin 2015/9014 E. 2015/26150 K. Sayılı ve 24.12.2015 tarihli kararı.) Yargıtay; başka bir kararında ise; müştekinin kolluk ifadesinde saat 18.00’de aracını park ettiğini, ertesi gün saat 08.00’de aracının çalındığını anladığını beyan ettiği, UYAP’tan alınan güneşin doğuş ve batış çizelgesine göre yaz saati uygulaması da dikkate alındığında, suç tarihinde gece vaktinin 21.55’de başladığının tespit edildiği olayda, suça konu kamyona ilişkin Mobese kamera görüntüleri araştırılmak suretiyle suç saati kesin olarak belirlenerek suçun geceleyin işlenip işlenmediğinin tespiti ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesini bozma nedeni olarak belirtmiştir. (Yargıtay 2. CD’nin 2016/14635 E. 2019/1702 K. Sayılı ve 31.01.2019 tarihli kararı.)

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1