Türkiye Barolar Birliği Dergisi 164. Sayı

197 TBB Dergisi 2023 (164) Zübeyir BAKMAZ / Memduh DURSUN rının batıl olacağı ifade edilmektedir.88 Benzer yorumun limited şirketler için de yapıldığı görülmektedir. Limited şirketlerde, bir yatırımın finanse edilmesi gibi haklı bir sebep olmaksızın ya da diğer ortakların bezdirilmesi amacıyla kâr dağıtılmaması veya yetersiz kâr dağıtılması ve özellikle bunun birkaç yıldan beri tekrarlanması halinde genel kurul kararına karşı iptal davası açılabileceği gibi ortaklığın feshinin de talep edilebileceği yorumu yapılmaktadır.89 Netice itibarıyla, ekonomik amaçlar doğrultusunda faaliyette bulunan şirketlerin elde ettikleri kârı ortaklarına temettü olarak dağıtmaları “olması gereken, normal ve mutad” bir durumdur. Hayatın olağan akışı bunu gerektirmektedir. Bir ticaret şirketine iştirak edilmesinin altında yatan sebep kâr payı elde etmek olduğuna göre, şirketler tarafından ortaklara düzenli olarak kâr dağıtımı (yıllık kârdan dağıtım) yapılması “iktisadi, ticari ve teknik icaplara uygun bir davranış biçimi” olmaktadır. Dağıtılacak kârın tespiti ve dağıtımı başta TTK olmak üzere özel hukukun ilgi alanına giren bir konudur. Nitekim, vergi mevzuatında dağıtılacak kârın nasıl tespit edileceğine ve nasıl dağıtılacağına yönelik herhangi bir hüküm yer almamaktadır.90 Ancak, özel hukuk hükümleri çerçevesinde elde edilen kâr payları, gelir ve kurumlar vergisi açısından, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesine sebebiyet verebilmektedir. Bilhassa, kurumlar vergisi mükelleflerinin91 haricinde kalan diğer kişi ve kurumlar tarafından elde edilen kâr paylarının vergilendirilmesinde tevkifat (ödemeyi yapan tarafından kaynaktan kesinti yapılması) usulü caridir. GVK’nın 94/1-6-b-i maddesi ile KVK’nın 15/2 maddesinde sayılan kişi ve kurumlara kâr dağıtımında bulunan sermaye şirketlerinin, söz konusu kâr payı ödemelerinin brüt tutarları üzerinden gelir ve kurumlar vergisi tevkifatı yapmaları bir zorunluluk arz etmektedir. Bu itibarla, bir sermaye şirketi tarafından pay sahibi (ortak) sıfatını haiz bir vakfa kâr dağıtımında bulunulduğunda, GVK’nın 94/1-6-b-i maddesi uyarınca, ödemeyi yapan şirket tarafından % 10 88 Tekinalp, s. 203. 89 Tekinalp, s. 391. 90 Harun Kaynak, “Zararların Dağıtılmamış Karlardan Mahsubu Kâr Dağıtımı Sayılır Mı?”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 361, Eylül 2011, s. 14. 91 Tam mükellef kurumlarca elde edilen kâr payları ile dar mükellef kurumlarca Türkiye’deki işyerleri veya daimî temsilcileri aracılığıyla elde edilen kâr payları tevkifata tabi değildir.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1