Türkiye Barolar Birliği Dergisi 164. Sayı

203 TBB Dergisi 2023 (164) Zübeyir BAKMAZ / Memduh DURSUN ise, bu teşekküllerin “vakıflara ait iktisadi işletme” olarak kurumlar vergisinin konusuna girdiği görülmektedir. Bu nedenle, anılan özelgelerdeki hatalı görüşün düzeltilmesi önem arz etmektedir. YÖK Kanunu vakıf üniversitelerinin bağış ve yardım almalarına izin vermiştir. Burada, vakıf üniversitesine bağış yapan tarafın ortaklık yapısı ve bağışlamadaki amacı vergi hukuku açısından önem ve özellik taşımaktadır. Vakıf üniversitesine bağış yapan bir sermaye şirketi ve bu şirketin ortağı da üniversiteyi kuran vakıf ise bahse konu bağış işleminin ekonomik yoruma tabi tutulması bir zorunluluk arz etmektedir. Vakfın iştirak ettiği sermaye şirketi (ortaklara dağıtabilir nitelikte kâr ve likiditeye sahip olmasına karşın) yıllar boyunca kâr dağıtmıyor, ancak vakfın kurduğu üniversiteye (vakfa ait iktisadi işletmeye) her yıl düzenli olarak bağışta bulunuyorsa buradaki “bağışlama sözleşmesi” vergi hukuku açısından artık “peçeleme sözleşmesi”ne dönüşmektedir. Peçeli işlemlerin vergilendirilmesinde hükmünü bulan “gerçekleşen işlem yerine varsayımsal işlemin ikame edilmesi kuralı” uyarınca, salt vergi kaçırmaya yönelen iradenin (kasıtlı hareketin) hukuk önüne çıkarttığı ilişkiye (bağışlama işlemine) göre değil de üzeri örtülen (perdelenen/peçelenen) iktisadi içeriğe (kâr payı dağıtımı esaslarına) göre gerekli tarhiyatların yapılacağı, cezaların kesileceği ve gecikme faizi aranılacağı tabiidir. Öte yandan, vakfın iştirak ettiği sermaye şirketleri tarafından vakfa ait üniversiteye hiçbir şekilde bağış yapılamayacağı gibi bir sonuca varılmamalıdır. Bu, elbette mümkündür. Vergi hukuku sadece bağışlama sözleşmesi peçeleme yapmak amacıyla (vergi kaçırmak amacıyla) kullanıldığında olaya müdahil olmaktadır. Vakfın iştirak ettiği sermaye şirketleri tarafından vakfa ait üniversiteye yapılan bağışların ölçülü olması, yani kötüye kullanma koşulunun gerçekleşmemesi durumunda vergisel açıdan da herhangi bir eleştiri getirmek mümkün olamayacaktır. Bu nedenle, peçeleme olayını değerlendirirken çok dikkatli olmak gerekir. Peçeleme kararına varılmadan önce olayın tüm ayrıntıları dikkatle araştırılmalıdır. Dolayısıyla, bir sözleşme salt vergi kaçırma amacına yöneldiğinde peçeleme sözleşmesidir.104 104 Öncel vd., s. 26, 27.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1