Türkiye Barolar Birliği Dergisi 164. Sayı

225 TBB Dergisi 2023 (164) Aras ÖZKAN III. YAPAY ZEKÂNIN ÜRÜNLERİNİN KORUNMASI ADINA KİŞİLİK VE HUKUKİ STATÜ SORUNU A) GENEL OLARAK Hukuken herhangi bir sorumluluktan bahsedebilmek, haklardan yararlanmak ve borçlara ehil olabilmek için kişilik vazgeçilmez bir unsurdur.88 Bu bakımdan yapay zekâ teknolojilerinin, fikri mülkiyet hukuku anlamında eser sahibi olabilmesi ve bu eserlerinin bizzat hak süjesi olarak korunabilmesi için de öncelikle hukuken bir kişiliğinin bulunması gerekir. Otonom hareketler sergileyebilen, verilen komutlarla birlikte yeni bir komut yaratan, kendi aralarında konuşurken bile yeni bir dil meydana getiren yapay zekâ teknolojilerin hukuken kişi sayılıp sayılmaması, hak ve fiil ehliyetlerinin sınıflandırılması, haklarının ve sorumluluk alanlarının belirlenmesi meselesi ileride çözülmesi gereken en önemli problemlerin arasında görülmektedir.89 Pozitif hukuk sistemimize göre kişi, hak sahibi varlık anlamına gelmektedir.90 Hukuk, hakları belirlerken, hak sahibi olacak varlıkları da belirlemek zorundadır. Bu kapsamda bütün çağdaş hukuk sistemlerinde olduğu gibi, pozitif Türk Hukukunda da kişiler; gerçek ve tüzel kişiler olarak ikiye ayrılmaktadır. Yine bu kişilerin, hangi durumlarda kişi sayılacakları ve haklara ehil olacakları Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenmiştir. Buna göre insanlarda kişilik sağ ve tam doğmak koşuluyla başlar.91 İnsanlar, sağ ve tam doğmak koşuluyla hak ehliyetini ana rahmine düştüğü anda kazanır.92 Tüzel kişiler bakımından ise kişilik, kanunen öngörülen kuruluş işlemleri tamamlandığı anda kazanılır. 88 Sinan Sami Akkurt, “Yapay Zekânın Otonom Davranışlarından Kaynaklanan Sorumluluğu”, Uyuşmazlık Mahkemesi Dergisi, S.13, 2019, sf. 44. 89 Özgür Taşdemir, Ümit Vefa Özbay, Burhanettin Onur Kireçtepe, “Robotların Hukuki ve Cezai Sorumluluğu Üzerine Bir Deneme”, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C.69, S.2, 2020, sf. 803. 90 Kemal Oğuzman /Özer Seliçi /Saibe Oktay, “Kişiler Hukuku”, Filiz Kitabevi, İstanbul 2015, B.15, sf.2. 91 “Kişilik, çocuğun sağ olarak tamamıyla doğduğu anda başlar ve ölümle sona erer. Çocuk hak ehliyetini, sağ doğmak koşuluyla, ana rahmine düştüğü andan başlayarak elde eder”. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu madde 28. 92 4721 sayılı Türk Medeni Kanun’un 8. maddesi uyarınca, her insanın hak ehliyeti vardır.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1