Türkiye Barolar Birliği Dergisi 165.Sayı

15 7BB 'HUJLVL $\şHn 6(<0(1 d$.$5 İnsanlık tarihinde her kültürde, her çağda, çocukların çeşitli şekillerde şiddete ve ayrımcılığa maruz kaldığı bilinmektedir. Çocukların, babaya ait bir mülk olarak kabul edilip köle olarak satılması; adak olarak sunulması veya bazı medeniyetlerde ilk çocukların tanrıya kurban olarak sunulması; Çin, Hindistan, Meksika ve Peru gibi ülkelerde yeni doğanların sağlıklı ve meşru olup olmadığını anlamak için soğuk nehre bırakılması; kız çocuklarının eve gelen misafire ikram edilmesi; İslamiyet öncesi Arap toplumunda kız çocuklarının utanç vesilesi olarak görülüp diri diri toprağa gömülmesi ve benzeri uygulamalar tarihteki çocuğa yönelik şiddet ve ayrımcılık uygulamalarına örnek gösterilebilir.36 Yine Çin’de kız çocuklarının ayaklarının bandajlanarak kırıldığı tarihsel bir uygulama olan ayak bağı uygulaması, kız çocuklarına yönelik kesişimsel ayrımcılığın en acı örneklerinden biridir. Kız çocuklarına yönelik ayrımcılık, daha çocuk doğmadan başlamakta ve birçok toplumda erkek çocuk sahibi olmak, kız çocuk sahibi olmaktan çok daha değerli görülmektedir.37 Örneğin Eski Yunan toplumunda bir erkek çocuk dünyaya geldiğinde insanlar, evlerini zeytin yapraklarından yapılmış çelenklerle süslerken, kız çocuğu dünyaya geldiğinde evlerin kapılarına yün topakları asılmaktadır. Yani kız çocuklar doğduğunda hangi işle uğraşacakları o andan başlayarak bellidir.38 Bu da toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin bir göstergesidir. Antik Yunan döneminde kız çocuklarının tanrıya kurban olarak sunulduğu da bilinmektedir. Seneca’nın, Troya Savaşı sonrası tutsak Troyalı kadınların kura ile paylaşılmasını anlattığı Troyalı Kadınlar (Troades) adlı eserinde, töre gereğince, kazanan tarafta ölen savaşçıların mezarına kız kurban edildiği, kızın gelin gibi giydirilerek öbür dünyada o savaşçının eşi olacağına inanıldığı anlatılmaktadır.39 İlyada’da, Aias’ın işlediği günahların kefareti olarak, her yıl Lokris’ten Troya’ya iki genç kızın gönderilmesi ve Athena tapınağına kurban edilmesi ve bu törenin de bin yıl sürdürülmesinin gerektiği belirtilmektedir.40 36 Ayfer Tezel, “Çocuğa Yönelik Şiddet”, Atatürk Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi, C. 5, S. 1, 2002, s. 93. Betül Pelendecioğlu ve Sefa Bulut, “Çocuğa Yönelik Aile İçi Fiziksel İstismar”, Abant İzzet Baysal Üniversitesi Dergisi, C. 9, S. 1, Haziran 2009, s. 50. 37 Yücel Can, “Kadına Yönelik Şiddetin Toplumsal Cinsiyet Temelleri: Niğde Örneği”, Zeitschrift für die Welt der Türken, C. 5, S. 1, 2013, s. 207. 38 Karadoğan, a.g.m., s. 199. 39 Seneca, Troyalı Kadınlar (Troades), Latinceden Çev. Haydar Dönmez, T.C. Kültür Bakanlığı Yayınları/2146, Ankara, 1998, s. 66. 40 Azra Erhat, Mitoloji Sözlüğü, 6. Basım, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1996, s. 63.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1