275 7BB 'HUJLVL 0XKaPPHW g=(.(6 (IH ',5(1ø6$ normal şartlarda tek dava şeklinde ortaya çıkan uyuşmazlık burada farklı görünümleriyle ortaya çıkabilir. Bu yargılamaların bir kısmı arabuluculuğun dışında ya da kamu düzenini ilgilendirebilir. Birbiriyle bağlantılı olan bu tür durumları tümüyle ayrı görüp bir kısmını arabuluculuk kapsamında değerlendirmek mümkün değildir. Ayrıca aynı olaydan dolayı, ceza yargılamaları da olacağı için bunlarla bağlantının gözetilmesi de zorunludur. Bu süreçte arabuluculuğa yeni bir alan açma çabası, deyim yerindeyse olsa olsa yangından mal kaçırma hafifliği ile açıklanabilir. Şüphesiz arabuluculuğun söz konusu olacağı durumlar da olacaktır ancak dikkat çektiğimiz hususlar göz önünde bulundurulmalıdır. Deprem mağdurlarının hakları, onları mağdur eden kişi ve kurumlara karşı arabuluculuk yoluyla sürüncemede bırakılmamalıdır. İş hukukunda yaşanan olumsuz tecrübelerin bir örneğini burada yaşatmamak gerekir. İş hukukunda arabuluculuk faaliyeti hemen hemen her zaman işçinin hakları üzerinde olmakta, işverenin eğer bir fedakârlıksa tek fedakârlığı ödemesi gerekeni öne çekmektir. Deprem mağdurları için de “şimdi buna razı olmazsan davalarla yıllar sonra alacağını alırsın” tehdidiyle, ölümü gösterip sıtmaya razı etme anlayışıyla bir arabuluculuk anlayışı dayatılmamalı buna sebep olunmamalıdır. G. AÇILACAK DAVA TÜRLERİ ve TARAFLAR Şu anda depremden mağdur olanların hem psikolojik hem de maddî olarak hak aramaları, ilgili başvuruları yapmaları, davalar açmaları oldukça zordur, bir müddet de bu durum devam edecektir. Yukarıda belirtilen sürelerle ilgili Kararname belirli bir rahatlama getirmişse de sorunları tam anlamıyla çözmemektedir. Bu sebeple açılacak davalar ile bu davalarda adlî yardım konusuna da dikkat edilmesi gerekmektedir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 113. maddesinde topluluk davası şeklinde bir dava açılması kabul edilmiştir. Buna göre doğrudan hak sahibi olanlar dışında, ilgili dernek ve tüzel kişiler, özellikle statüleri kapsamında üye, mensup ya da temsil ettikleri hak sahiplerinin menfaatini korumak amacıyla, bu hakların (i) tespiti, (ii) hukuka aykırı durumun giderilmesi, (iii) ilgililerin gelecekteki haklarının ihlâlinin önüne geçilmesi için dava açabilir. Bu sebeple, başta tüketici örgütleri
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1