Türkiye Barolar Birliği Dergisi 166.Sayı

257 TBB Dergisi 2023 (166) 0uKDPPeW (Pin (5D(0Lø Bu nedenle, ifanın olanağını sağlayan devletin bulunduğu ortamda, adalet veya adaletsizlikten bahsedilebilir. Mülkiyetin devlet ile olan ilişkisi ise korunma üzerinedir. “İnsanlar, kendisinin olanın, yalnızca kendisine ait olmasını ve bu aitliğin sürekli olmasını istediklerinden, doğa durumundaki güvencesiz eşit hak ve özgürlüklerinden, sözleşme ile sağlanan devlet gücüne dayalı hak ve özgürlükler karşılığında vazgeçmişlerdir.”48 Bu nedenle, sözleşme ile kurulan otorite olmadıkça mülkiyetin korunması mümkün değildir. Hobbes, üçüncü doğa yasası olarak adalet ve onunla ilişkili olan mülkiyete değindikten sonra adaletin çeşitlerini açıklar. İlk olarak adalet, insan adaleti ve eylem adaleti olabilir. Çünkü adil ve adil değil sıfatları insana veya eyleme yüklenebilir. “İnsana atfedildikleri zaman, davranışların akla uygun oluşu ve olmayışı anlamına gelirler. Eylemlere atfedildikleri zaman ise, davranışların veya hayat tarzının değil, belirli eylemlerin akla uygun oluşunu veya olmayışını anlatırlar. Dolayısıyla adil bir insan, eylemlerinin tümüyle adil olması için elinden gelen bütün dikkati gösteren bir insandır.”49 Görüldüğü üzere, belirli eylemlerin akla uygun oluşu ile adil eylem gerçekleştirilirken; insan akla uygun davranışları ile adil olur. Hobbes’a göre, adil eylemlerde bulunan insan adil ve böylece lekesiz olur.50 İkinci olarak adalet, davranışların ve eylemlerin adaleti olabilir. “Davranışların adaletsizliği, haksızlık yapma eğilimi veya haksızlık yapmaya yatkınlıktır ve eyleme geçilmeden önce ve herhangi bir kişinin haksızlığa uğratılmasını varsaymaksızın adaletsizliktir. Fakat bir eylemin adaletsizliği, yani haksızlık, zarar verilmiş bir kişiyi ima eder; yani kendisiyle ahit yapılmış bir kişiye verilmiş bir zararı.”51 Haksızlık gerçekleşmeden haksızlık yapmaya olan eğilim davranışların adaletsizliğini imler. Haksızlık gerçekleşmiş ise zarar veren bir eylemin adaletsizliğinden bahsedilir. Hobbes için üçüncü olarak adalet, mübadele ve bölüşümde adalet olabilir. “Mübadelede adalet sözleşmeye taraf olan kişinin adaletidir; yani, satın alma ve satma; kiralama ve kiraya verme, borç verme ve borç alma; mübadele, takas ve diğer sözleşmelerde ahdin ifasıdır. Bölüşümde adalet ise bir hakemin adaleti48 Bekir Geçit, “Thomas Hobbes’da Toplum Sözleşmesi, Egemenlik ve Uyrukluk: Egemenin ve Uyrukların Hak ve Yükümlülükleri Nelerdir?” Temaşa Felsefe Dergisi, 14 (2020), s. 113. 49 Hobbes, Leviathan, s. 117. 50 Bkz. Hobbes, Leviathan, s. 117. 51 Hobbes, Leviathan, ss. 117, 118.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1