Türkiye Barolar Birliği Dergisi 167.Sayı

325 TBB Dergisi 2023 (167) Burcu DEĞİRMENCİOĞLU eksiklikler olup olmadığı incelemesine geçmiştir. Bu bağlamda somut olayda öldürülme sonucuna götüren gelişmeler dizisinde S.E.nin yaşamına yönelen gerçek ve yakın bir riskin varlığının kamu makamları tarafından bilindiği veya bilinmesi gerektiğinin söylenebileceği bir durumun, bir başka ifadeyle öngörülebilirliğin var olup olmadığını araştırarak, kamu makamlarının öldürülenin yaşamına yönelen gerçek ve yakın bir riskin varlığından haberdar olduğunun, yaşamsal açıdan ciddi sonuçlar doğuracak bir saldırıyı tahmin edebilecek konumda bulunduğunun şüpheye yer bırakmayacak şekilde açık olduğunu ifade eden Mahkeme, yaşama hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir.129 Söz konusu karar AİHM’in 2009 yılında verdiği Opuz v. Türkiye kararına benzer şekilde, Türkiye’de kadına yönelik şiddeti, kadına yönelik şiddetin en uç örneği olan kadın cinayetlerini, önlemenin devletin yükümlülüğü olduğunu ve bu yükümlülük bakımından bir hak ihlali yaşandığını açıklayan ilk karar olması bakımından önemlidir.130 Mahkemenin kadına yönelik şiddetin yaygın bir toplumsal sorun olduğuna ilişkin vurgusu da oldukça değerlidir.131 SONUÇ YERİNE: BİRKAÇ ÖNERİ 40 yılı aşkın bir zamandır uluslararası hukukun gündemine yavaş yavaş yerleşen kadına karşı şiddet ve aile içi şiddet meselesine ilişkin farkındalık oluşturma, birtakım stratejiler ve politikalar belirleme, bağlayıcı hukuki tedbirler ve yaptırımlar hazırlama yolundaki gelişmeler, zamanla ulusal hukukları da etkiler bir hale gelmiştir. Özellikle 1993 tarihli Birleşmiş Milletler Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Bildirge, her ne kadar bağlayıcılığı haiz olmasa da ülkelerin iç hukuklarında önemli değişikliklere ışık tutmuştur. Uluslararası hukukta meydana gelen bu gelişmelerden etkilenen Türkiye 1998 yılında 4320 sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanun’u kabul etmiştir. 2000’li yıllarda Avrupa Birliği uyum yasaları ve Anayasa’nın 90. maddesine eklemlenen temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası antlaşmalarla kanunların çatışması halinde temel hak ve özgürlüğe ilişkin uluslararası antlaşmaları önceleyen hükümle 129 T.A. Başvurusu, 2017/32972, 29.09.2021, §150-151. 130 Budak, 2012, s.163. 131 T.A. Başvurusu, 2017/32972, 29.09.2021, §93; Budak, 2012, s.164.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1