3 TBB Dergisi 2023 (168) İmge IŞIKLAR ÜLGEN rımcılığın Önlenmesine Dair Sözleşme’5de de kadın-erkek eşitliği düzenleme bulmaktadır. Türkiye’nin taraf olduğu bir başka uluslararası belge olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 14. maddesinde6 ayrımcılık yasağı düzenlenmektedir. Türk hukukunda ise eşitlik ilkesine 1982 Anayasası’nın 10. maddesinde7 yer verilmektedir. Anayasa’nın 90. maddesinin 5. fıkrasında ise, “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır.” denilmektedir. Anayasa’nın üstünlüğü ve bağlayıcılığı ilkeleri nazara alındığında hem usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarda, hem de Anayasa’nın 10. maddesinde yer verilen eşitlik ilkesine aykırı yasal düzenleme yapılması mümkün değildir. Bu bağlamda kadınların soyadına ilişkin düzenlemelerin eşitlik ilkesini ihlal eder nitelikte olmaması gerekmektedir. Çalışmamızda öncelikle kadının soyadına ilişkin Türk hukukundaki yasal düzenlemeler ile karşılaştırmalı hukuktaki bazı yasal düzenlemeler ele alınacaktır. Karşılaştırmalı hukuktaki yasal düzenlemeler ele alınırken, Türk Medeni Kanunu’nun mehaz kanunu olması nedeniyle İsviçre Medeni Kanunu’nun kadının evlendikten sonra önceki soyadını kullanmasına ilişkin maddeleri ve bu maddelerdeki değişiklikler değerlendirilecek, ayrıca Kıta Avrupası hukuk sisteminin uygulandığı ülkelerden bazılarındaki konuya ilişkin yasal düzenlemelere örnek teşkil etmesi amacıyla değinilecektir. Sonrasında kadı5 The Convention on the Elimination of All Forms of Discrimination against Women (CEDAW). 6 Madde 14- “Bu Sözleşme’de tanınan hak ve özgürlüklerden yararlanma, cinsiyet, ırk, renk, dil, din, siyasal veya diğer kanaatler, ulusal veya toplumsal köken, ulusal bir azınlığa aidiyet, servet, doğum başta olmak üzere herhangi başka bir duruma dayalı hiçbir ayrımcılık gözetilmeksizin sağlanmalıdır”. 7 “X. Kanun önünde eşitlik Madde 10- Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir. Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür. Bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz. Çocuklar, yaşlılar, özürlüler, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleri ile malul ve gaziler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı sayılmaz. Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz. Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar”.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1