Türkiye Barolar Birliği Dergisi 168.Sayı

231 TBB Dergisi 2023 (168) Melis TAŞPOLAT TUĞSAVUL de etmektedir.6Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 24.04.2013 tarih, 2012/13-798 E, 2013/568 K. sayılı kararında,7 her ortağın ortaklık amacının gerçekleşmesine faydalı olması gerektiği, tarafların kişisel bağımsız menfaatlerinin üstünde ortak bir gayeyi gerçekleştirmek amacıyla bir araya gelmiş bulunmalarının yetmeyeceği, tarafların ayrıca ortak amacı birlikte takibi ve onun gerçekleşmesine gerekli faaliyetlere aktif olarak katılmayı da borçlanmış olmalarının şart olduğu vurgulanmıştır. O halde adî ortaklık sözleşmesinin tarafları8 ortak bir amacı gerçekleştirmek için sözleşmeyi kurmaktadır.9 Bu sebeple ortaklık ilişkisinde edimler arasında bir karşılıklılık bulunmadığı gibi denklik bulunması gerekmemektedir; edimler ortak amacın gerçekleştirilebilmesi için âdeta bir araç niteliğindedir. Oysaki karşılıklı sözleşmelerde her bir tarafın amacı karşı edime ulaşmak olduğundan edimler ilk plandadır.10Bu sebeple Türk Borçlar Kanunu’nun genel nitelikteki 6 Nitekim adî ortaklık sözleşmesinin iki unsuru düzenlemesi yeterlidir. Bunlardan ilki amaç ve ikincisi bu amacı teşvik etmek için tarafların yükümlülükleridir (Handschin/Vonzun, s.13; Jürg G. Schütz, Personengesellschaftsrecht (Art. 530619 OR), SHK-Stämpflis Handkommentar, Stämpfli Verlag,2015, s. 2. Ayrıca bkz. Esra Hamamcıoğlu/ Argun Karamanlıoğlu, “Adi Ortaklık Sözleşmesinde Şekil”, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, Prof. Dr. Cevdet Yavuz’a Armağan,Yıl : 2016, C.22, S.3, s. 1311 vd. 7 Legalbank Elektronik Hukuk Bankası. 8 “Borçlar Kanunu’nda ve Ticaret Kanunu’nda düzenlenen ve ikiden çok tarafa borç yükleyen biricik sözleşme tipi şirkettir. Mesalâ Borçlar Kanunu’nda yer alan adî şirket sözleşmesi iki veya daha çok kimseler arasında kurulabilir.” (Sermet Akman/Halûk Burcuoğlu,/Atillâ Altop, Tekinay Borçlar Hukuku Genel Hükümler, İstanbul 1993, s. 54, s. 59). 9 Şayet birden fazla kişi aynı amacı birbirinden bağımsız olarak takip ediyorsa bu durumda müşterek amaç söz konusu olmadığı için adî ortaklıktan söz edilmeyecektir. Müşterek amaç unsuru adî ortaklık sözleşmesini bazı birlik ve sözleşmelerden ayıran en önemli özelliktir. Ayrıca bu unsur bu sözleşmeleri tam iki tarafa borç yükleyen ve tarafların karşılıklı edim değişimini amaçladıkları sözleşmelerden ve iş görme sözleşmelerinden ayıran bir unsurdur. Bkz. Şener, s. 102; Reha Poroy/Ünal Tekinalp/Ersin Çamoğlu, Ortaklıklar Hukuku I, Vedat Kitapçılık, 14.Bası, İstanbul 2019, s. 55; Peksöz, s.13. 10 Adî ortaklık sözleşmesi karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerden değildir. Adî ortaklık sözleşmesinde karşılıklı ve uygun irade beyanları ile borç altına girilmesi söz konusu olmakla beraber her ortağın borçlanma amacı diğer ortaktan alacak hakkı kazanmak değil, ortak amacı gerçekleştirmek için edimleri birleştirmektir. Her ortak taahhüdüyle birlikte hem alacaklı hem de borçlu konumuna geleceğinden karşılılık ilişkisinin bulunmamaktadır. Bkz. Barlas, s. 67 vd.; Karahan/Akın, s. 33; Soysal Özenli, Uygulamada Adi Ortaklık ve Neden Olduğu Davalar, Kazancı Hukuk Yayınları No.62, Ankara 1988, s. 40; Peksöz, s. 40; Furkan Derdiman, Adi

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1