303 TBB Dergisi 2023 (168) Yakup Yaşar MİRZAOĞLU kollarında yer alan mahkemeler tarafından iki kez vekâlet ücreti ödemeye mahkûm edilecektir ki bu durumun da ölçülülük kriteri bakımından kabul edilmesi mümkün değildir.40 Özetle, uygulamadaki bu durumun meydana getirmiş olduğu mağduriyet, kanunilik kriterini sağladığının kabul edilmesi durumunda bile, davacının mahkemeye erişim hakkının ihlal edilmesi sonucunu doğurmaktadır. B. Hukuki Güvenlik Ve Belirlilik İlkesi Bakımından Çalışmamızla ilgili olarak üzerinde durulması gereken konulardan birisi de davanın yanlış yargı kolunda açıldığı gerekçesiyle hükmedilen vekâlet ücretine ilişkin uygulamada adli ve idari yargı kolları arasındaki tutum farklılığıdır. Adli ve idari yargı kolları arasında bu şekilde bir uygulama farklılığı olsa da yukarıda ifade edildiği üzere hem adli hem de idari yargı yerleri, vekâlet ücretinin de içinde yer aldığı yargılama giderlerine ilişkin Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda yer alan aynı yasal düzenlemeleri uygulamaktadır. Uygulanması gereken yasal düzenlemelerin aynı olmasına rağmen adli ve idari yargı kolları arasında meydana gelen birbirine zıt bu içtihat farklılığının, hukuk devleti ilkesinin en önemli unsurlarından birisi olan “hukuki güvenlik ve belirlilik ilkesi” bakımından incelenmesi gerekmektedir. Aynı yasal düzenlemelere tabi olunmasına rağmen yargı kolları arasında meydana gelen uygulamadaki bu farklılık hukuki güvenlik ve belirlilik ilkesinin ihlal edilmesi sonucunu doğurmakta mıdır? Bu soruyu cevaplayabilmek için hukuki güvenlik ve belirlilik ilkesi ile alakalı doktrindeki görüşler ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi’nin konu ile alakalı vermiş olduğu kararları incelemek yerinde olacaktır. Doktrinde, hukuki güvenlik ve belirlilik ilkesinin şartları şu şekilde sayılmaktadır:41 Devlet faaliyetleri önceden öngörülebilir, tahmin edilebilir olmalıdır. 40 İfade etmek gerekir ki, adli yargı kolunda yer alan mahkemelerin vermiş olduğu kararlar dolayısıyla ortaya çıkan bu durum, “bir koyundan iki post çıkmaz” atasözünü akıllara getirmektedir. 41 Bahtiyar Akyılmaz, Murat Sezginer ve Cemil Kaya, Türk İdare Hukuku, Savaş Yayınevi, 2018, Ankara, s.97.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1