Türkiye Barolar Birliği Dergisi 168.Sayı

24 Evlendikten Sonra Kadınların Münhasıran Kendi Soyadlarını Kullanması ve geliştirme hakkına sahip olduğunu ifade eden 17. maddesine, herkesin özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkı bulunduğunu belirten 20. maddesine”70 ve eşitlik ilkesini düzenleyen Anayasa’nın 10. maddesine aykırı olduğu belirtilmektedir. Anayasa Mahkemesi’nin kararına ilişkin son karşı oy gerekçesi71 ise içeriği bakımından büyük önem arz etmektedir. Karşıoy gerekçesi, Lucy Stone’a72 ait “Nasıl ki bir koca, karısının soyadını almıyorsa, bir kadın da kocasının (soy)adını almamalıdır. (Soy)adım kimliğimdir ve kaybolmamalıdır” sözleriyle başlamaktadır. Sırf bu sözler bile, karşı oy gerekçesinin temelini özetler niteliktedir. Karşı oy gerekçesinde belirtildiği üzere, kadının yüzyıllardır ötekileştirilmesi ve erkeğe bağlı olarak değerlendirilmesi, soyadı konusundaki yasal düzenlemelerin de cinsiyet temelli olmasına neden olmuştur. Çağdaş toplumlarda kişi hak ve özgürlüklerine verilen önemin artmasıyla bu anlayıştan vazgeçilmeye çalışılarak, cinsiyet eşitliğini de içeren eşitlik ilkesi ve ayrımcılık yasağı bağlamında yasal düzenlemeler yapılmaya başlanmıştır. Gerekçede “Kadınların karşılaştıkları aile içi şiddet, töre cinayetleri gibi çok daha ciddi, yaşamsal öneme sahip durumlarla karşılaştırıldığında, soyadı, ilk bakışta, küçük, önemsiz bir konu gibi görülse de, dilediği soyadını kullanabilme hakkı kadın bireyin kendisini ve hayatını biçimlendirmede tercih hakkına sahip olup, olmadığının önemli bir göstergesidir. Günümüzde soyadı, kişinin kimliğinin belirtilmesini, onun hangi aileye, soya ait olduğunun gösterilmesini ve başka ailelerin bireylerinden ayırt edilmesini sağlayan bir işleve sahiptir. Soyadı, kişiyi diğer kişilerden ayırmaya yarayan hukuki bir araç olarak onun kimliğinin ayrılmaz bir parçasıdır ve kişi bununla toplumsal hayatın içinde yer alır” ifadelerine yer verilmiş, kadının soyadı üzerindeki hakkının önemine vurgu yapılarak bu hakka yapılan müdahale insan haklarının ihlali olarak nitelendirilmiştir. Ayrıca konuya ilişkin olarak uluslararası hukukta yer alan metinlerin73 eşler arasında eşitlik ve soyadı konusunda 70 Karşı oy gerekçesinde paragraf numarası yer almadığından belirtilememiştir. 71 Anayasa Mahkemesi’nin 2009/85 E. ve 2011/49 K. sayılı, 10.03.2011 Tarihli Kararına ilişkin Engin Yıldırım’ın karşı oy gerekçesi. 72 “Bir kadın hakları savunucusu olan Lucy Stone, 1855 yılında, evlendikten sonra önceki soyadını kullanmak isteyerek, bunu ABD’de kabul ettiren ilk kadındır”. Anayasa Mahkemesi’nin 2009/85 E. ve 2011/49 K. sayılı, 10.03.2011 tarihli Kararına ilişkin Engin Yıldırım’ın karşı oy gerekçesi. 73 Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 8. ve 14. maddesi, 22.11.1984 tarihli 7 No.lu Protokol’un 5. maddesi, BM Medeni ve Siyasal Haklar Sözleşmesi’nin 23/4. maddesi, Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılmasına İlişkin

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1