Türkiye Barolar Birliği Dergisi 168.Sayı

61 TBB Dergisi 2023 (168) Elif GÖZLER ÇAMUR yöntemlere göre değişiklik gösterebilir. Tamaru ve O’Reilly’nin yaptığı sınıflandırmaya göre, anayasayı yapan organı belirlerken yaygın olarak kullanılan üç temel yöntem vardır: komisyon, kurucu meclis ve müzakerecilik. Komisyon yönteminde anayasayı yazmak için sınırlı sayıda üyenin (12-25 kişi arası) olduğu bir grup oluşturulur ve bu komisyonun yazdığı taslak anayasa meclise onaylanmak üzere gönderilir. Bu komisyonun oluşturulmasında anayasa uzmanları, parti üyeleri, varsa eğer çatışmalı bir sürecin tarafları ve sivil toplum temsilcileri dahil olabilir. Komisyonlarda kadın katılımı partilerin ve kuruluşların kadın üyelere öncelik vermesi ve komisyonun oluşturulma esaslarında bir prensip olarak yer alması şeklinde olabilir. Fiji (1997), Uganda (1995), Etiyopya (1994), Ruanda (2003), Papua Yeni Gine- Bougainville (2004), Filipinler (2013) örneklerinde kadın katılımı bu yolla sağlanmıştır. Kurucu meclis yönteminde ise kendine anayasa yapma ve onaylama yetkisi verilmiş yeni ya da var olan bir meclis tarafından süreç yürütülür. Bu yöntemde üyeler genel seçim yoluyla partilerin aday gösterdikleri ve halkın seçtiği temsilcilerden oluşur. Kurucu meclislerde kadın katılımı seçim yasasının, kadınlara ayrılmış koltukları veya seçim sürecinde kadınların adaylıklarını destekleyecek şekilde mekanizmaları içermesiyle sağlanabilir. Bu yöntemle Tunus (2011), Nepal (2008, 2012), Güney Afrika (1996), Kolombiya (1991), Venezuela (1999) anayasalarında kadınların da dahil edilmesi sağlanmıştır. Son olarak müzakereci yöntemde diğer modellere kıyasla çok büyük boyutta (1000 ya da daha fazla üye) bir topluluk genellikle anayasal ilkeleri veya önerileri belirler ancak anayasa bir yasama organı tarafından hazırlanır. Bu topluluğun oluşumunda üyelik çok geniş ve temsilidir. Örneğin, siyasi partiler, işçi sendikaları, insan hakları grupları, mesleki dernekler, geleneksel liderler, dini topluluklardan çeşitli temsilciler katılabilir. Burada kadınların katılımı hem katılımcı grupların kadınları temsilci olarak göndermesiyle hem de kadın örgütlerinin bizzat sürece katılmasıyla gerçekleşir. Bu yolla Benin (1990), Yemen (2011), Kongo (1991), Mali (1991), Nijer (1991) ve Çad (1993) anayasaları yapılmıştır.35 Toplumsal cinsiyete duyarlı anayasa yapımının önemli bir aşaması olarak kadın katılımı birçok uluslararası metin sayesinde görünür35 Nanako Tamaru ve Marie O’Reilly, A Womens Guide to Constitution-Making, Washington, DC, Inclusive Security, 2018a.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1