63 TBB Dergisi 2023 (168) Elif GÖZLER ÇAMUR dezavantajlarından ötürü, meşru siyasi aktörler olarak görülmemelerinden kaynaklanır. Siyaset erkeklere ait bir alan olarak görüldüğünden, bu süreçlerde kadınlar çeşitli tehdit ve tacizlere maruz kalabilirler. Kadınların yalnızca “kadın sorunları” üzerinde savunuculuk yapabilecekleri varsayımı ve bunların daha sonra çözülebilecek konular olduğu algısı, yine bu süreçlerde sıklıkla rastlanan durumlardandır. Ataerkil sosyal ve kültürel normları içselleştiren kadınlar bu durumda kendi kapasitelerinden ve söylemlerinden şüphe duymaya zorlanırlar; susmaya başlarlar ve marjinalleştirilirler.39 Bu nedenle süreç tasarlanırken, toplumsal cinsiyet eşitliğine yönelik eğitim ve farkındalık arttırma faaliyetlerinin sadece kadınlar için değil, erkekler için de yapılması, katılımın niteliği bakımından önemlidir. Toplumsal cinsiyet eşitliğine ilişkin kavramların anayasada olması için mücadele ederken tarafların karşılıklı birbirlerini anlayabilmeleri için kadınlar kadar erkeklerin de temel kavramları anlayıp içselleştirmesi gerekmektedir. Kadınların anayasa yapımı gibi üst düzey bir sürece dahil edilmeleri kadınlar için siyasetin marjinal bir ortam olmadığı mesajını verir. Kadın adayların artması ve seçilmesi onları rol model olarak örnek alacak diğer kadın ve kız çocuklarına kamusal alanın, özellikle de siyasetin erkekler kadar kadınlara da açık olduğunu gösterecektir (Bond, 2017: 100).40 Anayasa yapımı ülkelerin siyasi tarihlerinde nadir yaşanan deneyimlerdendir. Yeni bir devlet kurulduğunda, otoriter rejimlerden çıkıldığında ya da bir çatışma dönemi sonrasında yeni anayasa yapımı sürecine girilebilir. Bu türden geçiş dönemleri, anayasaların yeniden yapılandırıldığı ya da tümden değiştirildiği süreçler olduğu için toplumun her seviyesinden etkin katılıma açık olması, anayasanın hem meşruiyeti hem de kalıcılığı açısından önemlidir. Bu dönemlerin kadın katılımını sağlayacak şekilde tasarlanması aynı zamanda geçmişten gelen kadının siyasal alandan dışlanmasının yarattığı dezavantajlı durumun düzeltilmesi için önemli bir araçtır. Ayrıca, bu tür geçişler, toplumun dönüşümü için fırsat sunar ve bu da toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına katkı sağlayabilir. Siyasi geçiş dönemleri, kadınların 39 Nanako Tamaru ve Marie O’Reilly, A Womens Guide to Constitution-Making, Washington, DC, Inclusive Security, 2018a, 10. 40 Johanna E Bond, “Gender and Post-Colonial Constitutions in Sub-Saharan Africa” içinde H. Irwing (Ed.) Constitutions and Gender, 2017, 100.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1