99 TBB Dergisi 2023 (169) Bedirhan ERDEM ile nitelikli suç tipi arasındaki ilişkinin incelenmesini gerektirmektedir. Aslında Türk ceza hukuku öğretisinde ikinci olay grubu “nitelikli cinsel saldırıya teşebbüs olanaklı mıdır?” sorusu üzerinden tartışılmaktadır. Bu çalışma, öncelikle Türk ceza hukuku öğretisinin ikinci olay grubu yönünden yaptığı tartışmayı “teşebbüs” düzleminden “içtima” düzlemine taşımayı hedeflemektedir. Böylelikle bir yandan Türk ceza hukukunun uygulanması sırasında, hukuksal sorunun nitelendirilmesinde ortaya çıkan güncel sorunlar saptanırken diğer yandan ceza hukukunda suç tanımı öngören ceza normlarının bir araya gelmesinin çözümü (suçların birleşmesi) hukuk yöntembilimi içerisinde açığa kavuşturulacaktır. Çalışma boyunca Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) yer alan “içtima” sözcüğünden kaçınılarak “birleşme” terimi kullanılacaktır. Bunun nedeni Arapça sözcüğü Türkçeleştirmek değildir. Nitekim “içtima”nın Türkçesi “toplanma”dır. Bu terim seçiminin nedeni, Türk ceza yasa koyucusunun, “suçların içtimaı” başlığının altında salt olarak zincirleme suçu ve fikri içtimayı kabul etmesidir. Yasa koyucuya göre, normların dışlayıcı yarışması, “görünüşte” bir içtimadır ve suçların içtiması başlığına ait değildir. Yine yasa koyucuya göre, suç öngören ceza normlarının birbirinden serbest ve bağımsız biçimde olaya uygulanmasını ifade eden “gerçek içtima” kuraldır ve suçların içtiması ondan ayrılır. Nitekim, Türk ceza hukuku öğretisinde çoğunluk görüşü, “kaç tane fiil varsa o kadar suç, kaç tane suç varsa o kadar ceza vardır” (quot crimina, tot poena) ifadesinin ceza hukukunun temel ilkesi olduğunu ve suçların içtimasının bu ilkeden ayrıldığını savunmaktadır.2 2 Berrin Akbulut, Ceza Hukuku Genel Hükümler, Ankara 2022, Adalet Yayınevi, s. 859; Büşra Sevde Çubukçu, “Türk Ceza Hukuku’nda Görünüşte İçtima”, Terazi Hukuk Dergisi, 2019, C. 14, S. 154, s. 1182; Hakan Hakeri, Ceza Hukuku Genel Hükümler, Ankara 2017, Adalet Yayınevi, s. 604, 636 vd; Mahmut Koca, “Fikri İçtima”, Ceza Hukuku Dergisi (CHD), 2007, C. 2, S. 4, s. 197; Mahmut Koca ve İlhan Üzülmez, Türk Ceza Hukuku Genel Hükümler, Ankara 2022, Seçkin Yayınevi, s. 516; İzzet Özgenç, Türk Ceza Hukuku Genel Hükümler, Ankara 2022, Seçkin Yayınevi, s. 666; “Türk Hukuku’nda Suçların İçtimaı”, Ceza Hukuku ve Kriminoloji Dergisi (CHKD), 2014, C. 2, S. 1-2, s. 31; Bahri Öztürk ve Mustafa Ruhan Erdem, Ceza Hukuku ve Güvenlik Tedbirleri Hukuku, Ankara 2022, Seçkin Yayınevi, § 6 kn. 672, 675; Ali Rıza Töngür ve Ekrem Çetintürk, Ceza Hukuku Genel Hükümler, Ankara 2020, Adalet Yayınevi, s. 336; Timur Demirbaş, Ceza Hukuku Genel Hükümler, Ankara 2022, Seçkin Yayınevi, s. 572. “Kaç tane fiil varsa o kadar suç, kaç tane suç varsa o kadar ceza vardır” ifadesinin dilbilim ve yasama tekniği yönünden eleştirisi için bkz. Metin Feyzioğlu ve Devrim Güngör, Feyzioğlu Metin ve Devrim Güngör. “Bir Suç İçin Bir Ceza Verilir İlkesinin İhlali: TCK md. 142/4”, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Ankara 2007, C. 56, S. 1, s. 142. Fikri içtimanın, “kaç tane fiil varsa o kadar suç, kaç
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1