217 TBB Dergisi 2023 (169) Mehmet Ünsal CANDEMİR alacaklıya verilen malın aynen borçluya iadesi mümkündür.57 Alacağa mahsuben satış halinde de üçüncü kişilerin haklarına halel gelmeyeceğinden İİK m. 72/5’in uygulanmasıyla icranın iadesi gerçekleştirilebilecek ve satışa konu malın borçluya iadesi sağlanabilecektir.58 Haksız çıkan alacaklı/alıcının bu sırada malın mülkiyetini iyiniyetli üçüncü kişiye devretmesi halinde ise İİK m. 24/4’ün kıyasen uygulanmasıyla malın değerinin cebri icra yoluyla alacaklı/alıcıdan tahsili yoluna gidilebilecektir59. Hal böyleyken, bizce İİK m. 72/6 uyarınca davanın istirdat davasına dönüştürülmesine gerek bulunmamaktadır. Öte yandan, menfi tespit davasının kısmen kabulü durumunda, İİK m. 72/5’e istinaden alacağa mahsuben paraya çevrilen malın aynen iadesi mümkün olmayacaktır, zira alıcı alacaklı sıfatını muhafaza etmektedir. Bizce bu durumda, İİK m. 72/5’in uygulanması yerine sıra cetvelindekine benzer bir çözüm yoluyla, İİK m. 130’a istinaden arada ortaya çıkan bedel farkının nakden ödenmesi istenmelidir. Bu noktada, menfi tespit davası neticesinde alacağına mahsuben ihaleyi alan alıcının alacağının mevcut olmadığının tespitinin, ihaleyi usulsüz hale getirdiğine ve böyle bir durumda alacaklının ihaleye fesat karıştırdığı sonucuna varılması gerektiğini ifade eden görüşün60 isabetli olmadığını düşünmekteyiz. Zira bu halde TBK m. 281 uyarınca hukuka ve ahlaka aykırı yollarla ihalenin gerçekleştirilmesinin 57 Süha Tanrıver, İlamlı İcra Takibinin Dayanakları ve İcranın İadesi, Yetkin Yayınları, Ankara, 1996, s. 183. 58 “İİK’nın 72/5. maddesinde “Dava borçlu lehine hükme bağlanırsa derhal takip durur. İlamın kesinleşmesi üzerine münderecatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir. “ hükmü bulunmaktadır. Mahkemece menfi tespite ve satış yoluyla alınan 35.649,28 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, davalı hükmün istirdata ilişkin bu bölümünü ayrı bir temyiz nedeni yapmıştır. Takipte davalı alacaklı tarafından davacının evi ihaleden alacağa mahsuben alınmış olduğundan davalı alacaklının davacıya para olarak iade edeceği bir husus bulunmayıp icra müdürlüğünce re’sen taşınmazın alacaklı adına tesciline karar verildiği gibi karar kesinleştiğinde icranın eski hale iadesi bağlamında taşınmazın alacaklı adına tescilinin sicilden terkini ile tekrar borçlu adına tesciline karar verilerek icranın eski hale iadesinin sağlanması gerekir. Davalı alacaklı da hükmü bu yönden temyiz etmiş olduğundan hükmün bu yönden bozulması gerekmiştir.” Yargıtay 19. HD., E. 2017/2112 K. 2018/4426 T. 24.9.2018 (Lexpera). 59 Kuru, El Kitabı, s. 932; Tanrıver, s. 185. 60 Talih Uyar, “İcra Dairesinde Satılan Taşınmazların/Taşınırların, “Alacağa Mahsuben” Satın Alınmasının Uygulamada Yarattığı Sorunlar”, Legal Hukuk Dergisi, 2020, C. 18, S. 209, s. 2188.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1