Türkiye Barolar Birliği Dergisi 169. Sayı

300 Kamu İhale Sözleşmelerinde Geçici ve Kesin Teminatların Gelir (İrat) Olarak Kaydedilmesi Garanti sözleşmelerinin bir türü olan teminat mektubu sözleşmeleri, somut kanuni düzenlemelere konu olmadığından hem sözleşmelerin kuruluşunda hem de ifasında, şekil serbestisi kuralı geçerlidir. Ancak taraflar tanzim ettikleri teminat mektubu sözleşmesinde ödeme talebinin yazılı olacağını kararlaştırabilirler. Uygulamada da idarelere hitaben verilen tüm teminat mektuplarının ödenmesi talebinin yazılı olarak yapılacağı öngörülmüştür. Dolayısıyla idare, yukarıda belirtilen şartlardan herhangi birinin gerçekleşmesi halinde risk gerçekleşmiş sayılacağından geçici teminat mektubunun ödenmesi talebinde bulunur. İdarenin bu ödeme talebi, yazılı olmalıdır. Ayrıca mektup metninde, teminat mektupları kıymetli evrak niteliğinde olmamasına rağmen ödeme talebinin kabulü için (rücu ve kontrgaranta başvuru ilişkisindeki ispat sorunlarıyla karşılaşmamak amacıyla) idare tarafından teminat mektubu metninin de bankaya teslimi, ödeme için bir şart olarak belirtilmekte ve mektup metninin bankaya iadesi yapılmadan, idareye ilgili bedel ödenmemektedir. Kanaatimizce teminat mektupları kıymetli evrak niteliğinde olmadığından bu şart gerekli değildir. Ancak Kamu İhale Kurumu tarafından idareye hitaben verilecek teminat mektuplarının şekli belirlenirken bu ibare, bankaları koruma amacıyla konulmuştur. Belirtmek gerekir ki banka, teminat mektubu sözleşmesiyle soyut bir borç tanıması altına girmez. Banka yalnızca idare ile istekli arasındaki ilişkiden doğabilecek riskler sebebiyle idarenin uğrayabileceği evleviyetle, bakanlıklara bağlı olan dairelerin veya genel müdürlüklerin de tüzel kişiliği bulunmaz. İlk bakışta, hukuken kişi olmayan bir kurum veya kuruluşun muhatap olarak gösterilmesi geçerli görünmeyebilir. Ancak burada hukuken bir problem yoktur, teminat mektuplarında muhatap olarak gösterilen bakanlıklar ve bakanlıklara bağlı kamu idarelerinin hepsi devlet tüzel kişiliği altındadır. Dolayısıyla bakanlıklar ve bakanlıkların alt kuruluşları olan genel müdürlük veya daireler, muhatap olarak gösterilebilir. Bu sayede bu kurum ve kuruluşlar ödeme talebinde de bulunabilir. Aynı zamanda, gösterilen muhatap aslında devlet tüzel kişiliği olunca, bakanlıklara, bu bakanlığın herhangi bir genel müdürlüğüne veya bir dairesine hitaben verilen teminat mektupları, geçerli ve devlete hitaben verilmiş teminat mektuplarıdır. Bu sebeple, yine devleti temsilen hareket eden Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından da bu teminat mektuplarının ödenmesi istenebilir (Reisoğlu, s. 247). Fakat belediyelerin ve kamu ihale sözleşmesi akdedebilecek bazı diğer kurumların devlet tüzel kişiliğinden ayrı birer tüzel kişiliği bulunduğundan, bu kurumların muhatap olarak gösterildiği teminat mektuplarına ilişkin ödeme talebinin bizzat bu kurumlar tarafından yapılması gerekir.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1