Türkiye Barolar Birliği Dergisi 169. Sayı

71 TBB Dergisi 2023 (169) Atacan KÖKSAL yerine koymak şartıyla, banka mensuplarının bankaya ait misli malları tevdi amacından farklı amaçlarla kullanılmasına olanak tanımak anlamına gelir. O halde bankanın parasını hesap/kasa kapatma tarihine göre kısa süreli repo yapan ve kazancını elde ettikten sonra anaparayı yerine koyan çalışan bu suçtan sorumlu olacaktır.82 Yine TCK m. 247/3’ten farklı olarak, Bankacılık Kanunu’nda özel olarak kullanma zimmeti düzenlenmemiştir. Bu noktada malın devir amacının haricinde kalan kullanma fiillerinin Bankacılık Kanunu’nun 160/1. maddesi kapsamında83 değerlendirilmesi gerektiği,84 nihayet somut olayın özelliklerinin belirleyeceği olacağı düşünülmektedir.85 1999/1425, 14.04.1999) Bkz. Yiğit, s. 450, dn. 49. 82 Okuyucu Ergün, Zimmet Suçu, s. 163. 83 Bazı yazarlar, malın geçici kullanıma uygun olup olmadığına göre bir ayrıma gidilmesi gerektiği görüşündedirler. Buna göre, malın geçici kullanıma uygun olmayan para, para yerine geçen evrak veya senet olması durumunda failin bankacılık zimmetinden sorumlu tutulacağı; buna karşın malın geçici kullanıma uygun olan bankaya ait arabanın veya bilgisayarın geri getirilmek üzere kullanılması durumunda suçun oluşmayacağı ifade edilmektedir. Bkz. Gürses, s. 60-61. 84 Okuyucu Ergün, Zimmet Suçu, s. 163-164; Tezcan/Erdem/Önok, s. 1264. Geçici kullanmanın mal edinme sayılamayacağından hareketle, kullanma hırsızlığına paralel olarak kullanma zimmetinin gerçek zimmet sayılamayacağı, örneğin, kendisine tevdi edilmiş veya muhafazası altına ya da denetim ve sorumluluğu altına konmuş yazı makinasını veya bilgisayarı kişisel gereksiniminde kullanan personelin zimmet suçlusu sayılamayacağı hakkında bkz. Özgen, s. 45. Bankacılık Kanunu’nda kullanma zimmeti şeklinde özel bir hüküm düzenlenmemekle birlikte, zimmete geçirme fiilinin kullanma yoluyla da gerçekleştirilebileceği, Bankacılık Kanunu’nda TCK m. 249’daki indirim nedeninin düzenlenmemiş olmamasının fiilin cezalandırılmayacağı anlamına gelmediği failin başta mal edinme kastına sahip olmasına rağmen, sonradan fikir değiştirerek gerçekleştirilen iadenin, etkin pişmanlık kapsamında değerlendirilebileceği ifade edilmiştir. Bkz. Yasemin Baba, “5411 sayılı Bankacılık Kanununda Düzenlenen Zimmet Suçu Bağlamında Etkin Pişmanlık Uygulaması”, Türkiye Adalet Akademisi Dergisi, Y. 3, S. 9, Nisan 2012, s. 262-263. 85 Özenbaş, s. 6. Mülga 765 sayılı TCK’da da özel olarak kullanma zimmetinin düzenlenmemiş olmasına rağmen, öğretide kullanmanın geçici olmayıp devamlılık arz etmesi yani malın tahsis amacının değiştirildiği durumlarda zimmetin bulunduğu kabul edilmiştir. Örneğin, resmi otomobili tamamıyla özel işinde kullanan, yani resmi hizmet için tahsis edilmiş aracı hiç veya büyük kısmı itibariyle yapamaz hale getiren kimsenin, akaryakıt parasını şahsen karşılasa dahi, zimmet suçunu işlediği kabul edilmiştir. Bkz. Erman/Özek, s. 26.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1