Türkiye Barolar Birliği Dergisi 170.Sayı

168 Belirsiz Alacak Davasında Davacı Vekili Avukatın Haksız Azli Halinde Avukatlık Ücreti: Karar İncelemesi talep etmektedir. Bu nedenle belirsiz alacak davası açıldığında, kısmî davadan farklı olarak zamanaşımı yalnızca dava dilekçesinde gösterilen geçici talep sonucu yönünden değil, alacağın tamamı yönünden kesilir. Bunun dışında belirsiz alacak davasında, alacağın tamamı için davanın açıldığı tarihten itibaren faize hükmedilir. Belirsiz alacak davasında, o anda tespit edilebilen asgari miktar üzerinden dava açılır, daha sonra alacağın miktarının veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesi mümkün olduğunda davacı tarafından dava değeri artırılır. O halde belirsiz alacak davası yönünden esas dava değeri; dava açılırken o anda davacı tarafından tespit edilebilen ve başlangıçta harçlandırılan asgari miktar değildir, alacağın miktarının veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesi mümkün olduğunda, davacı tarafından talep edilen tam ve kesin miktardır. Avukatın haksız azlinde muaccel hale gelen tam ücret hukuki niteliği itibariyle kanundan doğan asgari götürü tazminattır ve haksız yere azledilen avukatın ifa menfaatini karşılamaya yöneliktir. Oysa geçici talep sonucu üzerinden hesaplanacak avukatlık ücreti, belirsiz alacak davasında haksız olarak azledilen davacı vekili avukatın ifa menfaatini karşılamaktan uzaktır. Ayrıca geçici talep sonucu üzerinden hesaplama yapılması halinde Avukatlık Kanunu’nun 174. maddesinin ikinci fıkrası da işlevini yitirir ve belirsiz alacak davası bakımından davacı vekili avukatın haksız azli teşvik edilmiş olur. Avukatlık ücreti belirlenirken tek ölçüt dava değeri değildir, avukatın emeğinin de hesaba katılması gerekir. Bunun dışında, azlin ileriye etkili olduğu ve azil anına kadar avukat tarafından yapılan işlemlerin ekonomik bir değer taşıdığı ve azilden sonra da iş sahibinin avukatın emeğinden yararlanmaya devam ettiği dikkate alınmalıdır. Yukarıda belirtilen hususlar bir arada değerlendirildiğinde, avukat tarafından üstlenilen hukuki yardımın belirsiz alacak davasında davacı vekilliği olduğu ve dava değerinin artırılmasından önce avukatın haksız olarak azledildiği hallerde, avukatlık ücretinin azil tarihi itibariyle harçlandırılmış asgari miktarın başka bir deyişle geçici talep sonucu üzerinden değil, azilden sonra artırılan miktar yani kesin talep sonucu üzerinden hesaplanması gerektiği sonuç ve kanaatine ulaşılmaktadır. Şu durumda, kanunun özüyle ve amacıyla bağdaşmadığın-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1