Türkiye Barolar Birliği Dergisi 170.Sayı

213 TBB Dergisi 2024 (170) Ahmet Ertan YILMAZTEKİN alan mahkemeye erişim hakkı kapsamında ihdas edilen adli yardım kurumuna dair sorunlara ilişkin bazı tespitler yapılmış ve bunlar hakkında çözüm önerilerinde bulunulmuştur. Bu makalede hukuk muhakemesinde adli yardım kurumu ile ilgili tespit edilen sorunlar ve bu kurumun etkinliğinin arttırılması için getirilen çözüm önerileri kısaca şöyle özetlenebilir: Yargılama harç ve masrafları nedeniyle günümüzde bir davanın açılması veya takip edilmesi oldukça masraflı olabilmektedir. Adli yardım kurumu sayesinde maddi imkânlardan yoksun kişiler yargılama sonuna kadar mahkeme harç ve masraflarını ödemekten muaf tutulmaktadırlar. Bunun yanı sıra dava açmak isteyen veya kendisine karşı açılmış olan davada savunma yapmak isteyen kişiler, maddi imkânlardan yoksun iseler avukat yardımından mahrum kalabilir. Bu durum ise kişilerin davalarda kendileri etkin şekilde savunmalarına engel teşkil eder. Zira hukuk bilgisi hiç veya yeterince olamayan kişiler davada kendilerini etkin şekilde savunamazlar. Ayrıca davanın tarafı olmanın vermiş olduğu subjektif bakış açısı, heyecan veya stres tarafın kendini etkin savunmasına engel teşkil edecektir. Etkin savunma olanaklarını sağlamak ve oluşabilecek sakıncaları gidermek amacıyla adli yardım kurumu, kanunda öngörülen şartları sağlayan kişilere ücretsiz avukat yardımdan yararlanma imkânı sunmaktadır. HMK’da yer alan düzenleme incelendiğinde tüzel kişilerin adli yardımdan yararlanması hususunda kanun koyucunun bir sınırlama getirdiği görülmektedir. Adı geçen düzenlemeye göre tüzel kişilerde sadece kamu yararlı dernekler ve vakıflar adli yardımdan yararlanabilirler (HMK m.334/2). İlgili düzenleme çerçevesinde kanunda öngörülen şartlar gerçekleştiği takdirde sadece kamuya yararlı dernekler ve vakıflar adli yardım talebinde bulunabilirler. Katıldığımız görüşler çerçevesinde bu durum eleştirilmekte; getirilen eleştirilerde, ödeme güçlüğü içindeki tüzel kişilerin adli yardımdan yararlandırılmamasının ve gerçek kişiler karşısında tüzel kişilere daha az bir hukuki korumanın öngörülmesinin herhangi bir meşru gerekçesi bulunmadığı ifade edilmektedir. Özel hukuk tüzel kişilerinin de adil yargılanma hakkının süjesi olabildikleri gözetildiğinde bu kişilerin adli yardımdan yararlanamaması gerektiği gibi kategorik bir düşünce bu kişilerin mahkemeye eri-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1