236 Pay Sahiplerinin Şirket Zararı Nedeniyle Yönetim Kurulu Üyelerine Karşı Açtıkları Sorumluluk Davalarındaki Hukukî Statüsü ve Bu Davalarda Alınan İlâmların İcrası c. Pay Sahibinin Şirketin Temsilcisi Olup Olmadığı Meselesi Pay sahibinin davada taraf mı olduğu yoksa şirketi temsilen mi hareket ettiği meselesi doktrinde tartışılmışsa da,53 yukarıdaki açıklamalarımız ve TTK m. 555 hükmünün açık ifadesi karşısında bu tartışmayı detaylandırmadan, söz konusu dava hakkının bağımsız bir dava hakkı olduğu ve pay sahiplerinin temsilci olarak değil kendi adlarına bu davayı açtıklarını ve bu davada taraf olarak bulunduklarını vurgulamakla yetiniyoruz.54 Öyle ki, dava yetkinliğinde davanın tarafı, ihtilaflı hakkın sahibi olan kişi (şirket) değil, bu ilişkiye nazaran üçüncü kişi olan ve dava takip yetkisine sahip bulunan davacıdır (pay sahibidir).55 Doktrinde pay sahibinin “pay sahibi” sıfatının zararın doğumu anında, dava açıldığı anda ve dava sonuna kadar bulunması gerektiği ifade edilmiş; bu sıfatın kaybı hâlinde davanın başarısızlıkla sonuçlanacağı belirtilmiştir.56 Bu yargı, pay sahipliği iddiasının bir dava şartı olan dava takip yetkisinin dayanağı olması itibarıyla kural olarak geçerlidir. Ancak söz konusu yargı, somut duruma göre farklılıklar arz edebilecektir. Şöyle ki; pay sahipliğinin kaybedilmesi hâlinde somut duruma göre davanın, dava takip yetkisi yokluğu sebebiyle (dava şartı eksikliğinden) usûlden reddi söz konusu olabileceği gibi, bazı hâllerde davada taraf değişikliği de gündeme gelebilir57 ve payı devralan bu davaya devam edebilir (HMK m. 125/II). Yani, davanın ne şekilde nihayete ereceği somut uyuşmazlığa ve tarafların hareket tarzına göre değişiklik gösterebilecektir. Bu ihtimale yalnızca dikkat çekmekle yetiniyoruz.58 53 Ayoğlu, Sorumluluk Davası, s. 73-74. 54 Pekcanıtez/Taş Korkmaz, Pekcanıtez Usûl, s. 600-604. Ayrıca bkz. Pekcanıtez/ Atalay/Özekes, s. 148. 55 Pekcanıtez/Taş Korkmaz, Pekcanıtez Usûl, s. 550-551, s. 595; Hakan Pekcanıtez/ Nedim Meriç, Medenî Usûl Hukukunda Fer’i Müdahale, 2. Bası, İstanbul 2020, s. 135; Yavuz Alangoya/M. Kâmil Yıldırım/Nevhis Deren Yıldırım, Medenî Usul Hukuku Esasları, 8. Baskı, İstanbul 2011, s. 119; Deren Yıldırım, s. 28; Taş Korkmaz, Tarafın Belirlenmesi, s. 98; Taş Korkmaz, Taraf Değişikliği, s. 87; Erişir, s. 80-81. 56 Helvacı, Sorumluluk, s. 130; Ayoğlu, Sorumluluk Davası, s. 72. Ayrıca bkz. Akdağ Güney, Yönetim Kurulu, s. 340. Akdağ Güney’e göre ortağın aktif dava ehliyeti, ortaklık sıfatına bağlıdır. Ancak dava ehliyeti, fiil ehliyetine bağlı bir nitelik olup (HMK m. 51); burada dava takip yetkisinden söz etmek mümkün olabilir. 57 Muhammet Özekes, Pekcanıtez Usûl Medenî Usûl Hukuku, 15. Baskı, İstanbul 2017, s. 1574 vd. 58 Bkz. ve karş. Eskiocak, s. 181 vd.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTQ3OTE1